| Pasaportum hazır. Paramı hazırladım. | Open Subtitles | جهّزت جواز سفري حصلت على مالي خارج للـ تعرف الــ |
| Bütün yazışmalarınızı hazırladım. Özetleri de getirdim. | Open Subtitles | لقد جهّزت كل مراسلاتك والملخّصات هنا لتنظر لها |
| Senin için misafir odasını hazırladım ama önce yemeğe gideriz diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد جهّزت لك غرفة الضيوف لكن ظننت أنه ربما يجب أن نخرج للغداء أولاً |
| Bir ceset ayarladım ve Lincoln Burrows'un o akşam o otoparka başka bir iş için... gelmesini sağladım. | Open Subtitles | جهّزت جثّة (أغريت (لينكولن باروز للقدوم إلى موقف السيّارات ذلك المساء |
| Bu arada, önümüzdeki hafta için sana John Dockery ile bir randevu ayarladım. | Open Subtitles | بالمناسبة ، لقد جهّزت اجتماعاً لك و (جون دوكري) الأسبوع المقبل |
| Ama her şeyi hazırladım. | Open Subtitles | ولكنّي جهّزت كل شيء. |
| Sandy için, oturma odasındaki kanepeyi hazırladım. | Open Subtitles | جهّزت الأريكة في غرفة المعيشة من أجل (ساندي) |
| Yapacağım. Her şeyi ayarladım. | Open Subtitles | سأفعلها, لقد جهّزت الامر |