Hepsi aç, hepsi sarhoş, ve bu mutfaktan çıkan herşeye bayılıyorlar. | Open Subtitles | الناس جوعى ، يشربون ويحبون كل شيء يخرج من هذا المطبخ |
açlık tarihi bir dua biçimi ve hiçbir zaman aç kalmadılar. | Open Subtitles | الجوع كان شكل قديم من الصلاة، وهم لم يكونوا جوعى أبداً. |
İnsanlar aç ve doğal kaynaklarımız tehlikeli bir şekilde azalıyor. | TED | الناس جوعى والموارد الطبيعية تنضب وتقل بشكل خطير |
açlıktan ölüyor olmalısınız. Size biraz fettuccini hazırlayayım. | Open Subtitles | لابد انكم يا جماعة جوعى سوف اقوم بإعداد بعض الفيوتشى |
Efendim? Biz çok açız. Yiyecek birşeyler var mı ? | Open Subtitles | سيدي ، نحن جوعى ألا يوجد ما يأكل هنا ؟ |
aç olacağınız için kabul etmek zorunda kalacaksınız. | Open Subtitles | وسيتعين عليكم يا رفاق أن تقبلوا بهذا لأنكم ستكونون جوعى |
aç olacağınız için kabul etmek zorunda kalacaksınız. | Open Subtitles | وسيتعين عليكم يا رفاق أن تقبلوا بهذا لأنكم ستكونون جوعى |
Evde üç aç adam varken geçinmek her geçen gün daha zorlaşıyor. | Open Subtitles | الأمر يصبح أصعب و أصعب بوجود ثلاثة رجال جوعى في المنزل |
O çok korktuğunuz vahşi haydutlar, bir avuç aç serseriden başka bir şey değil. | Open Subtitles | الان الخارجين عن القانون الذين تخشونهم ليسوا الا مساكين جوعى. |
Raquel, bu ülkede pek çok insan yatağa aç giriyor. Ancak kedi mamaları ton balığı dolu. | Open Subtitles | يا راكيل، كثيرون يذهبون إلى الفراش جوعى و بالرغم من ذلك فأكل القطط ملئ بالتونا |
Her Noel'de cezaevine gidip bir fare ile bir kediyi kurtarıp aç insanlara veriyor. | Open Subtitles | وينقذ قط واحد وفأر واحد ليعطيها إلى عائلة جوعى |
topraklarını kaybettiklerini çocuklarının aç olduklarını besin kaynaklarının çalındıklarını görüyorlar ama pes etmiyorlar. | Open Subtitles | لإرتفاع كل صباح للمواجهة مفقودون من أرضهم لرؤية الأطفال جوعى حياتهم تجهز مسروقة وهم لا يستسلمون |
Yiyecek için mücadele mi edeceğine yoksa aç kalmayı göze alıp kaçması mı gerektiğine karar vermeli. | Open Subtitles | عليها أن تُقرر إما المنافسة لنيل الطعام، أو يهربون وهم جوعى. |
Böylesine aç ve susuzken sana sorular soruyorum? | Open Subtitles | أطرح عليكم الأسئلة بينما يجب أن تكونا جوعى و عطشى؟ |
Böylesine aç ve susuzken size sorular soruyorum? | Open Subtitles | أطرح عليكم الأسئلة بينما يجب أن تكونا جوعى و عطشى؟ |
Biz Irak'tayken askerler aç biilaç yatıyordu. | Open Subtitles | كان الجنود ينامون جوعى ولكنهم لم يستطيعوا فعل أي شئ |
Çocuklarınız toplama kamplarında açlıktan ölüyor. Ölüyor çünkü.. | Open Subtitles | أطفالكم يموتون جوعى يموتون في المخيمات ... |
Ye onu, dünyada açlıktan ölen insanlar var. | Open Subtitles | يجب أن تأكل إليها لأن هناك جوعى بالعالم |
açlıktan ölmediğimiz sürece umalım da haklı olsunlar. | Open Subtitles | مالم نكن جوعى لنتمنى أن يكون ذلك صحيحاً |
Şimdi biraz turta istiyoruz. açız. | Open Subtitles | نحن نريد بعض الفطائر، نحن جوعى |
Bize saldırdılar, çünkü Açlar. Bunun için onları suçlayamayız! | Open Subtitles | لقد هاجمونا لأنهم جوعى لا يمكننا لومهم على هذا |
Tatlım, akşam yemeği hazır. Çocuklar acıktı. İş görüşmeniz bitti mi? | Open Subtitles | زوجي ، نحنُ بإنتظاركَ لنبدأ العشاء، الأطفال جوعى ، هلّ أنهيت نقاش عملكَ؟ |
Umarım açsınızdır beyler. | Open Subtitles | حسناً يا رفاق ، آمل أن تكونوا جوعى |