"جوله" - Translation from Arabic to Turkish

    • tur
        
    • turu
        
    • raund
        
    • yolculuk
        
    • tura
        
    • raunt
        
    • gezintiye
        
    • Turneye
        
    • gezdirebilirim
        
    • etrafı
        
    • turuna
        
    İkiniz hergün 15 tur mu yapıyorsunuz? Open Subtitles انتما الاثنان تخوضان كل يوم ‏15 جوله كامله
    Kıyı boyunca bir tur. Bir saatten az sürer. Open Subtitles مجرد جوله قرب الساحل أقل من ساعة بأي حال من الأحوال
    Dünya turu 25 sent olsa gidemem. Open Subtitles ولو استغرق هذا ثلاثه اشهر فى جوله حول العالم
    1 raund benimle. Open Subtitles أن تقاتل جوله واحده ضدي
    Kölesi mi? Otobüsü kaçırmışlar. Onlara kısa bir yolculuk önerebiliriz. Open Subtitles لقد تأخروا على حافلتهم لذا اعتقد اننا سنعطيهم جوله
    Avrupa'ya tura gidiyorlar ve bir sene boyunca beraber çalamayacağız. Open Subtitles سوف يذهبون في جوله إلي أوروبا و لن اعزف معهم لمدة سنه
    O serseriyi yarım raunt ayakta tuttuğumu söylesem ne dersin? Open Subtitles ما رايك لو اخبرتك اننى لم اضربه لمده نصف جوله
    Belki gezintiye çıkarız diye düşündüm. Open Subtitles اتقدت يمكننا ان نذهب فى جوله بالدراجه اليوم
    Üzgünüm, giremezsiniz. Şu anda bir tur var. Open Subtitles معزره انت لاتستطيعى ان تاتى هناك جوله مستمره هنا
    Bugün bize ufak bir tur yaparsın diye düşünmüştüm olur mu ? Open Subtitles إعتقد بأنك يمكن أن تعطينا جوله في هذا الصباح، شيئ مثل ان تكون دليلنا الهندي؟
    Etrafta bir tur atmam işleri kolaylaştırır mı? Open Subtitles هل سيساعد فى القضيه لو أخذت جوله خارج المكان؟
    Golf arabasıyla hiç tur atamamıştık, değil mi? Open Subtitles لم نأخذ جوله في تلك السيارة حقاً, أليس كذلك؟
    Ben Oska'yla romantik bir tur ödülünü kazandım. Open Subtitles لقد ربحت جائزة تسمى جوله رومنسيه مع اوسكار
    Bay'in de gittiği normal okulda bana bir tur ayarladılar. Open Subtitles أخذت جوله في المدرسة التي سمعنا عنها حيث تذهب "باي"
    Onları Radar'ın üzerine atmak yok. Büyük adam turu istiyorlar. Open Subtitles إنهم لا يودون جوله معه بل يودون أن يأخذوا جوله معك.
    El ele tutuşmak, sinemaya gitmek adanın etrafında bisiklet turu. Open Subtitles مشاهده فيلم ركوب الدراجه الثنائيه واخذ جوله حول الجزيره
    ..şuan benimle, tek raund dövüşün. Open Subtitles العب معى جوله وسوف تعرف
    Sadece yolculuk için uzay gemisine binmiş olurum. Open Subtitles فضلا عن الحصول على جوله في مركبه فضائيه
    Belki bu yaz Dominik'in bando takımıyla tura çıkarım. Open Subtitles اعتقد اني ساذهب في جوله مع فرقه دومنيك هذا الصيف
    15 raunt devam ettim. Kararla kaybettim. Open Subtitles لقد خضت 15 جوله لقد كان قراري
    Yola çıkıyorum, Patron. Bir gezintiye ne dersin, Vera? Open Subtitles فى طريقى يا رئيس هل ترغبين فى جوله بالسياره,فيرا؟
    Turneye çıkacağından haberim yoktu. Open Subtitles امام الآف النساء لم اكن اعلم انك ستذهب فى جوله
    O şu anda biraz meşgul... ama ben.. sizin için de sorun olmazsa etrafı gezdirebilirim. Open Subtitles ولكن يمكنني أن ارافقك في جوله ، اذا كان هذا مناسب لك.
    Yeni öğrencimiz Herbert West'e etrafı gezdiriyordum sadece. Open Subtitles أنا كُنْتُ فقط اعرض لطالبَنا الجديد، هيربيرتويست، انها ليست جوله كبيره
    Ailesini terk etti ve dünya turuna çıktı. Open Subtitles تبرأ من والديه وأخذ جوله حول العالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more