"جيداً هذا" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu
• iyi

Farkında değil misin? Bu sık sık başına gelen bir şey değildir.
أنتَ لم تدرك ان هذا جيداً هذا لا يحدث في أغلب الأحيان

Lütfen dikkatlice dinleyin. Bu hap farelerde zehirli bir etki göstermedi insanlarda da muhtemelen göstermeyecektir.
من فضلكم، إستمعوا جيداً هذا العقار لم يثبت بأنه سام على الجرذان

Hayır, Bu bir iyi biri değil. Kötü biri , çok kötü bir.
لا ، هذا ليس جيداً هذا نقاش سيء ، سيء للغاية

İyi biliriz. Çok karanlıktı, o korktu.
نعرفه جيداً هذا المنزل , فقد كان مظلماً وهى كانت خائفة

İyi uyuyamadım, o kadar.
أنا فقط لم أنم جيداً هذا كل ما فى الأمر.

Çakarsam iyi çakarım. Bu kadar!
عندم أقوم بذلك, اقوم بذلك جيداً هذا كل شيء

Bana kalırsa, Bu sabah saat 3:10'da dirseğim ağzımdayken yeterince bağlandık.
لقد إتفقنا جيداً هذا الصباح عندما كانت ركبتك في زاويتي

Onu sen getirdin, seni bok parçası, ve Bu bizim ilişkimiz açısından hiç iyi olması.
أنت من أحضره إلى هنا و هذا ليس جيداً هذا ليس جيد لعلاقتنا

Bu hiç iyi değil. Onun, ölen kızın odasında olduğunu gösteriyor.
هذا ليس جيداً هذا يثبت وجوده بغرفة القتيلة

Bence adam oldukça sağlamdı, hepsi Bu.
فكرت فقط بان هذا شيئاً جيداً .. هذا كل ما في الأمر

Thomas, Bu çok ciddi bir şey.
توماس أستمع الى جيداً هذا الأمر جدي، يجب أَن تساعدني على تشارلي.

Skandallar her ne kadar iyi olsalar da Bu iş artık çok nahoş bir hal aldı.
و في حين أن تكون الفضيحة شيئاً جيداً هذا الشيء كلّه أصبح تافهاً قليلاً

Bir müddet Bu cinayetin kurbanı tanımayan bir tetikçinin işi olduğu üzerinde duruldu. Tabii Bu da epey bir müddet dikkatleri başka taraflara çekti.
شخص لا يعرف الضحية جيداً هذا التحول جذب الإنتباه إلى شيء أخر ، أخذ منهم كل الوقت

Bayan Dulce, beni çok dikkatli dinlemelisiniz, Bu çok önemli gözlerinizi kapatın ve ne duyarsanız duyun, sakın gözlerinizi açmayın!
إسمعيني جيداً, هذا مهم جداً ومن المهم جداً أن تغمضي عينيكِ ومهما تسمعين لا تفتحي عينيكِ هّل فهمتِ ؟

Tuhafım, Jack, ve çok kötü bir kahvaltı yaptım Bu sabah.
لقد تناولت مع افطاراً جيداً هذا الصباح

Bu çok önemli.
أريدك أن تستمع لي جيداً هذا هام جداً

Evet, Bu sene havamda değilim.
نعم، مزاجي ليس جيداً هذا العام.

"Eğer iyi bir kitap arıyorsanız,
وأقول لك إن كنت تطارد كتاباً جيداً هذا الشهر