"جيدا في" - Translation from Arabic to Turkish

    • konusunda iyi
        
    • iyiydi
        
    • pek iyi
        
    • için iyi
        
    • 'da iyi
        
    • işte iyi
        
    • konuda iyi
        
    Palyaçoluk konusunda iyi olmadığımı biliyorum ama insanları güldürdüğümde ve çocukların gözlerinde o ışığı gördüğümde işte babam küçükken aynen böyle hissetmemi sağlamıştı. Open Subtitles اعرف انني لست جيدا في التهريج بعد و لكن عندما اسمع الضحكات و ارى عيون الاطفال تشع
    Moraller daha yüksek, insanlar daha çok çalışıyor ve o duvarda yer kazanma konusunda iyi bir yoldasınız. Open Subtitles الروح المعنوية عالية الناس يعملون بجد كنت جيدا في طريقك لكسب مكان على ذاك الحائط
    Ağzına rağmen, kürek konusunda gerçekten çok iyiydi... Open Subtitles على الرغم من فمه,الا انه كان جيدا في الحفر, قاسي.
    O da flört etmeye çalıştı ama bunda pek iyi değildi. Open Subtitles و حاول هو أن يغازلني لكنه لم يكن جيدا في ذلك
    En azından karın kaslarımız için iyi bir egzersiz oldu. Open Subtitles على الأقل بأنها تعمل عملاً جيدا في تمارين البطن
    Yani burada çok uzun bir süre asistanlık yapmamıştın ve gücenme ama işinde çok da iyi değildin. Open Subtitles اقصد.. لقد كنت مساعداً هنا لمدة طويلة، لاضغينة.. لكنك لم تكن جيدا في عملك ايضا
    Bu işte iyi olmayı istiyorum. Open Subtitles اريد ان اكون جيدا في هذا العمل
    Hadi, siz Aydınlık Kişilerin bu konuda iyi olduğunuzu biliyorum! Open Subtitles أنت من جانب الضوء يجب أن تكون جيدا في هذا
    Sohbet konusunda, iyi değilim. Open Subtitles لست جيدا في الحديث
    - Özür konusunda iyi değilim ya da... Open Subtitles انا لست جيدا في الاعتذار او
    Sen bilim konusunda iyi değildin. Open Subtitles أنت لم تكن جيدا في العلوم
    Brad hakkında çok iyiydi şeritte bize yardımcı vb sınıfta, PTA ve içinde. Open Subtitles كان براد جيدا في مساعدتنا في مشروع الحاره والمدرسة والفصول وغيرها
    - Babası evde çalışanlardandı bu işte de çok iyiydi. Open Subtitles -هو كان والد يعمل في المنزل كمربي لأطفاله ومما يمكني قوله ، لقد كان جيدا في هذا
    İyiydi. Hatta, harikaydı. Open Subtitles لقد كان جيدا,في الواقع لقد كان رائعا
    Hayır, tatlım, gerçekte, o vedalaşmalarda pek iyi değildir. Open Subtitles لا، حبيبتي. في الحقيقة هو ليس جيدا في المواقف الوداعية
    İki takımında kurtulması için şartlar pek iyi gözükmüyor. Open Subtitles لا يبدو لي الأمر جيدا في البقاء لفريقي السلاحف و الأرانب
    Vedalaşma konusunda pek iyi değilimdir o yüzden diğerlerine söylersin. Open Subtitles أنا لست جيدا في الوداع لهذا أخبر الآخرين
    On yıl önce, gezegenimizde sıcaklığın fazlaca yükselmesi durumunda bizim için iyi bir ev olabilir mi diye araştırmak için dünyaya geldik. Open Subtitles منذ عقد تم توظيفنا للتحقيق ان كانت الارض يمكن ان تكون مكانا جيدا في حالة ان درجة الحرارة على كوكبنا استمرت في الارتفاع
    Bak, Kankalar şu anda Coeur D'Alene'de araştırma yapıyorlar, eğer bombanın yerini sen söylemeden bulurlarsa, bu kızın için iyi bir son olmayacak. Open Subtitles أسمع يا عضو العصابة ، أن أصدقائي الآن يبحثون في كور دي ايلين ،وأن وجدوا القنبلة قبل أن تقول لي مكانها . أن ذلك لن يكون جيدا في صالح حبيبتك
    İlk seans için iyi yol aldık. Open Subtitles لقد عملنا جيدا في جلستنا الأولى
    - Ethandun'da iyi savaştı. - Bunu insanlara hatırlatmayı da epey sever. Open Subtitles قاتل جيدا في إيثندون كما أنه مولع بتذكير الناس
    Ama bir ameliyatta, daha da uzmanlaşmış kişilere sahip olamazsınız ve daha da iyi eğitilmiş kişiler de olamaz. TED جيدا في الجراحة، لا يمكن أن يكون لديك الناس الذين هم أكثر تخصصا وأنت لا يمكن أن يكون الناس الذين تم تدريبهم على نحو أفضل.
    Moskova'da iyi partiler olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أنهم يحتفلون جيدا في موسكو
    Evet, ben bu işte iyi sayılmam. Open Subtitles نعم ، انا لست جيدا في ذلك
    Şişko Perez, şişko bir zihin okuyucu. Fakat bu konuda iyi olduğu söylenemez. Open Subtitles بيريز البدين هو شخص بدين يقرأ الافكار ولكنة ليس جيدا في قرائة الافكار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more