"جيدةُ" - Translation from Arabic to Turkish

• iyi

O kadının bu yaşlı kemikler için fazla iyi olduğunu biliyorum.
لا تفهمني خطأ. أَعْرفُ بأنّها جيدةُ جداً لهذه العظامِ القديمةِ.

İyi şeylere sahip olmanı istiyorum.
أُريدُك أَنْ يَكُونَ عِنْدَكَ أشياءُ جيدةُ.

Çocuğumuzun iyi şeyleri olmalı.
أُريدُ الطفلَ أَنْ يَكُونَ عِنْدَهُ أشياءُ جيدةُ.

- İyi haberler var demiştin.
لَكنَّك قُلتَ كَانَ عِنْدَكَ أخبارُ جيدةُ. ربما.

Size iyi haberlerim var, ama korkarım bir kişilik oda var.
أنا عِنْدي أخبارُ جيدةُ لَك، لكن أَنا خائفُ هناك غرفة وحيدة لواحد.

Diğer gözüne de bir şey olmadan makası bıraksan iyi olur.
لَرُبَّمَا أنت يَجِبُ أَنْ تَضعَ المقصَّ أسفل بينما هو ما زالَ عِنْدَهُ عينُ جيدةُ واحدة.

Parmaklarını çapraz yap, dua et sonuç iyi çıksın, yoksa senden bilirim.
إعبرْ أصابعَكَ التي الأخبارَ جيدةُ. إذا هو لَيسَ، أَلُومُك.

Benim, sana iyi haberlerim var, ya da daha doğrusu bize iyi haberlerim var.
أنا، عِنْدي أخبارُ جيدةُ لَك، أو بالأحرى، أخبار جيدة لنا.

Çünkü eğer takımdaki kızlardan iki kat daha iyi olamazsam tüm sezonu yedek kulübesinde geçireceğim.
لأنه أذا لم أكن جيدةُ كفاية مثلُ كل فتاة في ذلكَ الفريق أنا سأقضي الموسم كله بالجلوس على مقاعد البدلاء

Umarım iyi haberdir.
أَتمنّى بأنّها تحمل أخبارُ جيدةُ

İyi nedenlerim vardı.
لَكنِّي كَانَ عِنْدي أسبابُ جيدةُ

İyi günleri ve kötü günleri oluyor.
عِنْدَها أيامُ جيدةُ وأيامُ سيئةُ.

İyi hafızası olduğunu siz söylediniz.
قُلتَ بأنّه عِنْدَهُ ذاكرةُ جيدةُ

Çok iyi referanslarım vardır.
عِنْدي أوراقُ إعتماد جيدةُ جداً

Silah, bir topluluğu kontrol etmek için çok iyi bir yoldur.
حَسناً ,a بندقية واحد جيدةُ طريق لسيطرةِ الحشدِ.

Yani deli değilim. Bu iyi haber.
لذا أنا لَستِ مجنونَه هذه أخبار جيدةُ

Evet, unutma çünkü Frank sana çok iyi baktı.
تذكّرْ ذلك، ' سبب فرانك أَخذتْ عنايةُ جيدةُ جداً منك...

Gerçekten iyi malmış.
إنه بالفعل خامة جيدةُ جداً

İyi güreş oluyor.
تلك مُصارعة جيدةُ.

Bu iyi haber.
تلك أخبارُ جيدةُ.