"جيد لم" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi
        
    Sence iyi ayakkabılarım var diye bir silahın ucunda durmadım mı sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقد لأنه لدي حذاء جيد لم يصوب أحدهم السلاح نحوي من قبل
    Pek yalnız olmaman iyi bir şey gibi göründü bana. Open Subtitles لست متأكدة , إنه شئ جيد لم تكن تفعله بمفردك
    Bu iyi oldu işte. Orası biraz havasızdı sanki. Open Subtitles هذا جيد, لم أتمكن من التنفس في ذلك المكان
    Okulda çok sessizsin ama derslerin iyi. Open Subtitles .. إنك تبقى جميلا هادئا في المدرسة ، لكن إنك طالب جيد لم تصادف أي مشكلة حقيقية
    Dosyaları silen kişi iyi iş çıkarmış. Neredeyse hiç iz bırakmamış. Open Subtitles أي كان من مسح الملفات فقام بعمل جيد لم يتبق شيئاً سوى أشلاء
    Bazen düşünüyorum da daha iyi bir çocuk olsaydım büyükanneme uğramak zorunda olmayacaklardı. Open Subtitles احياناً أفكر لو كنت طفل جيد لم يكن عليهم أن يذهبوا بنا إلى جدتي
    Eğer beni o kadar iyi tanıyorsan neden gelmek için birinin ölümünü bekledin? Open Subtitles ان كنت تعرفني بشكل جيد لم اضطر الكثيرون للموت لجلبك الى هنا؟
    Gerçekten iyi olduğuna inanıyorum, aksi halde ona güvenmezdim. Open Subtitles اظن انه رجل جيد لم اكن اثق به معك لو لم افعل
    - Hayatım çok iyi çevirdin, kimse farketmedi. Open Subtitles أوه . عزيزي . لقد تصرفت بشكل جيد لم يلاحظ احد
    İyi bir ilaç üretirsek, böyle ortalıkta rezil olmadan pazarlayabiliriz. Open Subtitles لو كان هناك دواء واحد جيد لم نكن لنمشي في الأرجاء نلتمس البيع لتلك الادوية
    İyi pipon varmış. Kimsede böylesi yok Buyur, iç! Open Subtitles غليون جيد ,لم يحصل احد على هذا منذو فتره ؟
    Çünkü kan bankasında bile iş bulamamış iyi bir doktordun. Open Subtitles لأنك طبيب جيد لم يمكنه العمل ببنك دم
    İyi bir baba olarak, yalnızca reddetmedi üstelik onunla görüşmesini de engelledi. Open Subtitles ولكونه أبّ جيد لم يرفض منعها من رؤيته
    Şaşırtıcı derecede iyi. Open Subtitles هذا أمر جيد. لم أكن أتوقع ذلك.
    Öyleyse iyi ki seni arabanda bırakmamışım. Open Subtitles انه لأمراً جيد , لم ادعك تنام في سيارتك
    Bu iyi. Bunu daha önce hatırlamamıştın. Open Subtitles ذلك جيد لم تكوني تذكرين ذلك من قبل
    Tabii ki de oyum. Gerçek Katie iyi bir insandı. Hiç kimseye zarar vermezdi. Open Subtitles بالطبع أنا هى كايتي" الحقيقية كانت شخص جيد" لم تكن لتؤذي أي أحد
    O iyi bir adam, bize yardım etmekten başka hiçbir şey yapmadı. Open Subtitles إنه رجل جيد لم يفعل شيئاً سوى مساعدتنا
    İyi ki rostoyu sizin elinize bırakmamışım. Open Subtitles شيء جيد لم اترك الشواية تحت تصرفك
    İyi tahmin. Open Subtitles انه تخمين جيد لم اخمن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more