"جَلسَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • oturdu
        
    Hayal kırıklığına uğrayan Tom düşünmek için yaşlı kadının kulübesinin yanına oturdu. Open Subtitles خائب أمله بعض الشئ، جَلسَ توم على مقعد السيدة العجوزه لكي يفكر، رفض التخلي عن فكرة الشعور بالخطر للحظة.
    Şüpheliye peşinde olduğunu göstermek için buraya oturdu. İşe de yaradı. Open Subtitles جَلسَ هنا لتَرْك الغير ثانويِ إعرفْ هو كَانَ يُراقبُ.
    Geri döndügünde yataga oturdu, elinde bir silah vard. Open Subtitles عندما رَجعَ ، جَلسَ على السريرِ... و كَانَ معه مسدس في يَدِّه.
    Üç hafta boyunca John'un evinin önünde oturdu. Open Subtitles لثلاثة أسابيعِ جَلسَ أمام بيتِ جون
    Siparişini aldım ve kahvaltıdan akşam yemeğine kadar bu masada oturdu. Open Subtitles أَخذتُ طلبَه، وهو جَلسَ في هذا الكشكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more