Yeni bir tedarikçiye ihtiyacın var yoksa sen de Ayakkabısız kalabilirsin. | Open Subtitles | أنت بحاجة إلى مُوّرد جديد، وإلاّ لربّما سينتهي بك الحال حافي القدمين. |
Oyuncular onunla dalga geçerek ona "Ayakkabısız Joe" dediler ve ismi öyle kaldı. | Open Subtitles | اللاعبون مازحوه، و أطلقوا عليه لقب" حافي القدمين" والتصق به الإسم. |
Ona ya yenilerini almasını ya da yalınayak gezmesini söyle. Umurumda değil. | Open Subtitles | قولي له أن يشتري خفين جديدين أو يمشي حافي القدمين, لا يهمني |
İyi bir yahudi, sadece biri öldüğünde yalınayak dolaşır. | Open Subtitles | اليهودي الجيد فقط هو من يذهب حافي القدمين عندما يتوفى أحدهم. |
İdmanlarda yalın ayak oynayabilirim ama maçlar için ayakkabıya ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعني يمكنني التدّرب حافي القدمين. لكن في المباريات، أحتاج حذاءاً. |
Sonra bir baktım yazın ortasında. New York City sokaklarında Çıplak ayakla dolaşıyorum. | Open Subtitles | ثم أنا حافي القدمين على الرصيف في منتصف الصيف. |
Evet, ben 12 yaşıma kadar çıplak ayak dolaştım. | TED | . نعم ، كنت امشي حافي القدمين حتى كان عمري 12 |
Babam kimsenin Ayakkabısız Joe gibi vuramayacağını söylerdi. | Open Subtitles | أبي إعتاد أن يقول لا أحد يستطيع ضرب الكرة مثل "حافي القدمين". |
Ona neden "Ayakkabısız Joe" diyorlardı? | Open Subtitles | لماذا كانوا يدعوه "حافي القدمين"؟ |
Beyzbol komisyonu, Ayakkabısız Joe da dahil olmak üzere... sekiz oyuncuyu hayat boyu oynamaktan men etti. | Open Subtitles | مفوضية لعبة البيسبول أوقفت ثمانية لاعبين... بمن فيهم "جو حافي القدمين... جاكسون"، مدي الحياة. |
Ayakkabısız Joe Jackson'a atış yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أرمي إلي "جو حافي القدمين جاكسون". |
Ayakkabısız Joe'nun bir problemi vardı. | Open Subtitles | "حافي القدمين " كان عنده مشكلة. |
Terry, Ayakkabısız Joe Jackson'la tanışmanı istiyorum. | Open Subtitles | (تيري)، أريدك أن تقابل "حافي القدمين" (جو جاكسون). |
Bu kabuğu Toronto havaalanına yalınayak koşarken buldum. | Open Subtitles | انا وجدت هذه الصدفة بينما كنت اجري حافي القدمين في مطار تورنتو |
Hayır, yapma. O yalınayak. Siz üçünüzde Sandalet var. | Open Subtitles | بحقك، أنهُ حافي القدمين أنت ترتديّ حذاء الصندل الثلاثيّ |
Sekiz veya dokuz yaşımdayken arka verandada yalınayak geziniyordum. | Open Subtitles | عندما كنت في الثامنة او التاسعة من عمري كنت اسير حافي القدمين في الشرفة الخلفية |
yalınayak bir yürüyüşçü değilmiş yani. | Open Subtitles | إذن الذي أمامنا ليس مُتنزه حافي القدمين. |
Neden ben kavrulan kumlarda dolaşırken kardeşim Nil kıyılarında yalınayak oyun oynardı? | Open Subtitles | سائراً على الصحاري الملتهبه في حين كان أخي يلعب حافي القدمين على ضفاف النيل؟ |
Koşmak istiyorsan, yalın ayak koş. | Open Subtitles | اذا كنت تريد الركض,فعليك بالركض حافي القدمين |
Parkta yalın ayak bir koşudan sonra bunu beklerim ama şu nokta ilginç. | Open Subtitles | ومن حول ما كنت أتوقع بعد تشغيل حافي القدمين في الحديقة، ولكن... هذا مثير للاهتمام: |
Çıplak ayakla çimende koşmamıza ve uno oynamamıza izin veriyordu. | Open Subtitles | لقد سمحت لن بالركض حافي القدمين بالعشب ولعب الأونو |
Eğer beni zehirlediyse bunu yanına bırakmam. Onun için Çıplak ayakla kırık camın üzerinde yürümüştüm. | Open Subtitles | أتعرفين، كنت لأسير حافي القدمين علي زجاج مشتعل مكسور من أجلها |
Bir zamanlar, akrep yüzünden asla çıplak ayak gezmemesi söylenen bir adam tanımıştım. | Open Subtitles | عرفت رجل ذات مرة أخبروه ..ألا يمشي حافي القدمين بسبب العقرب.. |