"حالة طوارئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Acil durum
        
    • acil bir durum
        
    • Mavi kod
        
    • olağanüstü hal
        
    • acil durumu
        
    • acil durumumuz
        
    Kod Mavi. Acil durum tıbbi ekibi bilim laboratuvarı 1'e. Open Subtitles الرمز الأزرق، حالة طوارئ طبية في مختبر المراقبة رقم 1
    Pekâlâ, Acil durum prosedürü uyguluyoruz. Durma. Bu bir kaçma girişimi olabilir. Open Subtitles حسناً، نحن في حالة طوارئ لا تتوقّق قد تكون هذه محاولة للهرب
    Sıranızı bekleyin. Biliyorum ama bu acil bir durum. Open Subtitles سيد، الرجاء إنتظار دورك لكن هذه حالة طوارئ
    acil bir durum olduğunu söyle. - Biz de sadece 4 kurşun geçirmez ceket var. Open Subtitles قل له أنها حالة طوارئ سيدي فقط أربع سترات واقيه من الرصاص
    Mavi kod ... C.T. var oda 1 . Open Subtitles لدينا حالة طوارئ فى غرفة الاشعه المقطعيه 1
    Nükleer saldırı tehlikesi yüzünden olağanüstü hal durumundayız. Open Subtitles نحن الآن في حالة طوارئ بسبب التهديد النووي
    Bakın, Acil durum olduğu için ben kullanıyordum. Open Subtitles كما ترى، أنا كُنْتُ أقود فقط لأنها حالة طوارئ
    Bir tür 4.derece Acil durum hali. Open Subtitles إنه تعبير عن حالة طوارئ استراتيجية من النوع 4
    Benim gerçek bir hayatım var ve gerçekten Acil durum olduğunda beni çağırırsan sevinirim. Open Subtitles لديَّ حياة حقيقية، وسأقدر حقاً إذا إتصلت بي في حالة طوارئ حقيقية
    - Farklı bir acil durumu kastediyorsun! - Evet, farklı bir Acil durum. Open Subtitles تعني حالة طوارئ حقيقية مختلفة نعم حالة حقيقية
    Başkan bir Acil durum duyurusu yayınlayacak. Open Subtitles حالة طوارئ ستعلنها الحكومة وستنفذ بالقوة
    ... amaşampuansal bir Acil durum yaşıyordu. Open Subtitles ومن ثم جاءته حالة طوارئ متعلقة بسائل الإستحمام.
    acil bir durum. Gitmem gerek. Open Subtitles لقد تم طلبي من قبل المستشفى لابد أنها حالة طوارئ
    Ne zaman acil bir durum çıkacağı belli olmaz. Open Subtitles لا يمكنك قط أن تعلمي متى ستكون هناك حالة طوارئ
    acil bir durum olsa, beni Landrover'a mı tercih ediyorsunuz? Open Subtitles بالاضافة, ان كان هنالك حالة طوارئ الا تفضلون ان اخذ السيارة؟
    Özür dilerim. Burada acil bir durum çıktı da. Yemeği başka bir zaman yapmamız gerekecek. Open Subtitles صادفتني حالة طوارئ هنا سأضطر لإعادة جدولة الغذاء
    Bir Stuyvesant Memorial ambulansı için bekliyorduk ve acil bir durum olmamasına rağmen Joseph Leseur'un evine bir Stuyvesant Memorial ambulansı geldi. Open Subtitles هذا كله غير منطقي. كنا ننتظر سيارة اسعاف من مستشفى ستويفسانت التذكاري وأيضًا لم يكن هناك حالة طوارئ
    Mavi kod , C.T. oda 1 . Open Subtitles حالة طوارئ فى غرفة الاشعه المقطعيه1
    Mavi kod ... Yoğun bakım Open Subtitles حالة طوارئ فى غرفة العنايه المركزه
    Ama kabul etmelisiniz ki böyle bir noktaya değinmek için zorlu zamanlardayız hele ki tüm Avrupa'da olağanüstü hal varken. Open Subtitles لكن يجب أن نتفق أنه وقت صعب لاحترام تلك النقطة حين تكون كل أوربا في حالة طوارئ
    Farkında olduğunuzu düşünüyorum, bir acil durumumuz var. Open Subtitles وأنا متأكد من أنك تدرك، لدينا حالة طوارئ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more