Kardeşlerim öldürüldükten sonra hayatıma devam etmeye çalıştım insanlara yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | بعدما قتل أخوتي, حاولت الأستمرار حاولت مساعدة المحتاجين |
Bir hastaya kız arkadaşı için yardım etmeye çalıştım ve onları ayırdım. | Open Subtitles | حاولت مساعدة مريض مع حبيبته وجعلتهم ينفصلون |
O çocuklara yardım etmeye çalıştım ve biri öldü. | Open Subtitles | لقد حاولت مساعدة هؤلاء الفتية و أحدهم ميت |
Courtney'e kendi haritasını vererek yardım etmeye çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | تقول بأنها حاولت مساعدة كورتني بإعطائها خريطة أفضل |
Aslında ben ona evini almasında yardımcı olmaya çalıştım ama patronum buna izin vermedi. | Open Subtitles | في الحقيقة ، حاولت مساعدة جدتكِ لتستعيد منزلها لكن رئيسي لم يسمح لي بذلك |
Yardım istemeyen birine yardım etmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | حاولت مساعدة شخص لا يحتاج المساعده |
Bu komik üniformalıyım, çünkü Micheal'a yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | أنا في هذا الزي مثير للسخرية لأنني حاولت مساعدة مايكل. |
Carter'a yardım etmeye çalıştım ve kaçmasına neden oldum. | Open Subtitles | حاولت مساعدة كارتر، لكن هذا أبعده عني |
Ben o adama yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولت مساعدة ذلك الرجل |
Hocaya ve bay Hemmet'a yardım etmeye çalıştım ve tüm yaptığım bu. | Open Subtitles | حاولت مساعدة المدرّب وسيّد (هميت) وذلك كلّ ما فعلت. |
Rebecca'ya yardım etmeye çalıştım ama neredeyse birbirimizden kopuyorduk. | Open Subtitles | حاولت مساعدة (ريبيكا) وبدلاً من ذلك، كنت على وشك تفرقتنا |
Rebecca'ya yardım etmeye çalıştım ama neredeyse birbirimizden kopuyorduk. | Open Subtitles | حاولت مساعدة (ريبيكا) وبدلاً من ذلك، كنت على وشك تفرقتنا |
Frank mutfağına yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت مساعدة فرانك كيتشن |
Gus'a yardım etmeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت مساعدة "جوس". |
Sadece hoş kal demek istedim. Kardeşime yardım etmeye çalıştığını biliyorum. | Open Subtitles | وددت توديعك فحسب، أعلم أنك حاولت مساعدة أخي. |
Ayrıca ajanımıza yardım etmeye çalıştığını biliyoruz. | Open Subtitles | ونعرف ايضاً انك حاولت مساعدة عميلنا. |
Senin ırkına yardım etmeye çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | وقالت إنها حاولت مساعدة الرقيقة. |
Aslında ben ona evini almasında yardımcı olmaya çalıştım ama patronum buna izin vermedi. | Open Subtitles | في الحقيقة , حاولت مساعدة جدتكِ لتستعيد منزلها لكن رئيسي لم يسمح لي بذلك |
Birine yardım etmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | إذا حاولت مساعدة شخص ما ... |