"حبهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • sevgilerini
        
    • Aşkları
        
    • aşk
        
    • aşklarının
        
    • sevgi
        
    • aşkı
        
    • aşık
        
    • sevgisini
        
    • Aşklarını
        
    • sevdiklerini
        
    • Onların
        
    • aşkıyla
        
    • aşkından
        
    • seviyorlar
        
    • sevgilerinden
        
    Uzak atalarınız o şekli sevmişlerdi ve onu yapabilmek için gerekli olan beceride güzelliği görmüşlerdi; bu sevgilerini kelimelere dökemeden önce bile. TED أحب اجدادكم القدماء هذا الشكل و وجدوا الجمال في الحرفة التي تتطلب صنعه حتى قبل ذلك كان بمكنهم التعبير عن حبهم بالكلمات
    Bu insanlar sadece sevdikleriyle yeteri kadar vakit geçirmedikleri ve sevgilerini paylaşmadıkları için pişman oluyorlardı. TED الأمر الوحيد الذين يندمون لأجله هو أنهم لم يقضوا الوقت الكافي مع أحبائهم ولم ينشروا حبهم.
    Aşkları ateşi daha da körükledi. Ve o bahar pekçok başka rakun gibi Shoukichi ve Okiyo'nun da dört yavru rakunları oldu. Open Subtitles ان حبهم قد زاد فقط تأجج النار و مثل الكثير من الراكون بالربيع اربع من الراكون الصغار تم ولادتهم لشوكيجي و اوكيو
    Yani, Onların aşk bağlantı psişik bağlantı çeşit açtı ne düşünüyorsunuz? Open Subtitles إذاً تظن أن وصلة حبهم فتحت قناة من نوع فيزيائي ؟
    Her neyse, şimdi biz aşklarının perili mezarlığında pazarlığa oturacağız. Open Subtitles في مقبرة حبهم المسكونة. قمت بهذا المقطع وحدي.
    Tanrım birkaç arkadaş korusun Ne ... birbirlerine olan kardeşçe sevgi ifade edemez! Open Subtitles ماذا صديقين مثلا لا يستطيعوا التعبير عن حبهم الاخوى لبعضهم احبك يا رجل
    Bazı insanlar sevgilerini ifade etmek için, kendilerini bırakmazlar. Open Subtitles بعض الناس لا يفعلون ذالك ان يتركوا انفسهم تعبر عن حبهم
    Pek çok doğum uzmanı ve jinekolog bu ülkenin kadınlarına olan sevgilerini gösteremiyor. Open Subtitles الكثير من المواطنين غير قادرين على ممارسة حبهم مع النساء عبر كل هذه البلاد
    Çocuklar tuhaftır. Bazen sevgilerini garip yollardan gösterirler. Open Subtitles الأطفال غريبين ولديهم طريقة مضحكة في إظهار حبهم بعض الأحيان
    17 kara sevdalı, aşklarına cevap bulmuşlardı, kalan 15'ini de, Aşkları yeni terketmişti. TED 17ممن كانوا يهيمون بالحب تمسكوا بحبهم و 15ممنهم تنازلوا عن حبهم
    Bak, Onların Aşkları pamuk ipliğine bağlı. Open Subtitles اسمحوا لي أن أقول لك هذا,حبهم معلق بخيط رفيع.
    "Aşkları için hayatlarını feda eden insanları enayi sanırdım" Open Subtitles أعتقد أن الناس الذين تخلو عن كل حياتهم من أجل حبهم ، كانو مثل هؤلاء الحمقى
    Onların aşk hikayelerini duyduksan sonra anladım tutkunun ne olduğunu, Open Subtitles في الحقيقة بعد سماع قصة حبهم كان لدي تلك العاطفة،
    Futbol yıldızımız , dün geceki aşk macerasından sonra maktulü havuza atmış. Open Subtitles نجم كرة قدمنا رمى الضحية في البركة تمامًا بجانب عرين حبهم البارحة.
    aşklarının romantizmi budur sanırlar. Open Subtitles أنهن سيعتقدن بأنها عقبة كبيرة في طريق حبهم
    İlk aşklarının doğum günü gibi bir şey değildir inşallah? Open Subtitles ليس عيد ميلاد حبهم الأول أو أي شىء كهذا، أليس كذلك؟
    Tabii ki kendi yaşıtları gibi savaştılar ama birbirlerine duydukları sevgi çok güçlüydü ve Michael beni asla yalnız bırakmadı. Open Subtitles بالتأكيد كانوا يتشاجرون كأي أولاد في عمرهم لكن حبهم لأحدهم الآخر كان أقوى بكثير و ولدي مايكل لن يتركني لوحدي أبداً
    'Onların aşkı derin bir anlayış üzerine kurulmuştur... '...her ikisi de birbirini olduğu gibi kabul etmektedir.' Open Subtitles حبهم يستند على مفهوم الاستيعاب و الفهم و قبول الشخص الآخر
    İnsanlar aşık olur, sonra aşk biter. Open Subtitles الناس يقعون في الحب ثم يتوقفون عن حب الذين وقعوا في حبهم
    Orada bir gölün üzerinde kayıp giderken, benimle aynı rüzgara bakıp, sevgisini gönderen birisi vardır diye düşünürüm. Open Subtitles أتخيل وجود شخص ما يطفو على سطح بحيرة يتأمل نفس الغيوم يرسلون حبهم لي أيضاً
    İnsanların Aşklarını en harika şekilde ifade edebilmeleri için uğraştın. Open Subtitles لقد دافعت عن حقوق الناس .. في التعبير عن حبهم
    Bir daha asla kavuşamayacakları sevdiklerini yitiren İnsanların feryatlarını duymadınız mı? Open Subtitles أتسمعون نداءات الناس؟ الناس الذين يخسرون حبهم لا يمكن أن يتعافوا
    Onların saf aşkıyla hikaye burada sonlanıyor. Open Subtitles قصة حبهم بلغت ذروتها
    Erkekler seni yakalamak için havaalanında koşarak aşkından öldüğünü sana söylemek için gecenin bir yarısı kapını çalmazlar. Open Subtitles الرجال لا يجرون من المطارات و لا يطرقون بابك في منتصف الليل معبرين عن حبهم لك
    Almanlar annelerinden daha çok kurallarını seviyorlar. Open Subtitles والألمان يحبون القوانين أكثر من حبهم لإمهاتِهم
    Tıpkı bizim devrimciler gibi özgürlük tutkuları yaşam sevgilerinden daha büyük boyuttaydı. Open Subtitles تماما مثل ثوارنا... عاطفتهم نحو الحرية كانت أعظم من حبهم لحياتهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more