"حتى الساعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • 'e kadar
        
    • saat bile
        
    • Sabah
        
    • ye kadar
        
    • kadar vaktimiz
        
    Gulumse ve ara. Saat 1'e kadar kafayi kaldirayim deme. Open Subtitles ابتسم و اتصل و لا ترفع رأسك حتى الساعة الواحدة
    Sabah karşı 3'e kadar buradaydım, sarhoş turistlere kokteyl servisi yapıyordum. Open Subtitles هنا حتى الساعة 3 فجرا اقدم الكوكتيلات لمجموعة من السياح السكارى
    Gece 3'e kadar ışığım yanıyordu. Open Subtitles لم أستطع إغلاق الأنوار حتى الساعة الثالثة صباحاً
    Bozuk bir saat bile günde iki kez doğru vakti gösterir. Open Subtitles حتى الساعة المتوقفة تكون على حق مرتين فى اليوم
    Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösteriyor en azından. Open Subtitles حتى الساعة المعطوبة تكون صائبة مرتان باليوم
    Bir şeyleri anlamak için Sabah 2'ye kadar vaktiniz var. Open Subtitles لديكم حتى الساعة الثانية صباحاً حتى تفكروا في أمرٍ ما
    Yarın Sabah saat dokuza kadar vaktimiz var. Open Subtitles عِنْدَنا فقط حتى الساعة ال 9: 00 لصباح غداً.
    - Saat 10 gibiydi. Tekne kiralayıp kiralayamayacağını sordu. Saat 3'e kadar tekne yoktu. Open Subtitles جاء وطلب مني أن كان بإمكانه إستئجار مركب ولم يكن لدي أي مركب متاح حتى الساعة الثالثة
    18:00'e kadar orada olmak zorunda değiliz. Open Subtitles لسنا مُضطرّين أن نكون هناك حتى الساعة السادسة.
    Gel benimle! Saat 5'e kadar sokağa çıkmak yasak. Open Subtitles ممنوع التجول بالشوارع حتى الساعة الخامسة ، عندنا أحكام عرفية
    Ne yani bir saat erken gelip, üstüne saat 5.00'e kadar ders mi göreceğiz? Open Subtitles سنأتي ساعة قبل الوقت، ثم نأخذ حصتين متتاليتين ونبقى حتى الساعة الخامسة؟
    Köyün ibnesiyle tanistigini görüyorum. Gülümse ve ara. Saat 1'e kadar kafayi kaldirayim deme. Open Subtitles ابتسم و اتصل و لا ترفع رأسك حتى الساعة الواحدة
    Peki, harika olur. Gidip, 5'e kadar takılırız. Open Subtitles حسناً, ذلك رائع, لنذهب لنتسكّع حتى الساعة الخامسة.
    11'e kadar garsonluk yapıyor. Gitmeliyim. Open Subtitles إنها تعمل مضيفة حتى الساعة 11 من الأفضل أن أذهب
    11 'e kadar sinir bozucu olmaz çünkü küçük partine o saatte geleceğim. Open Subtitles لن يكون مثيرا حتى الساعة الحادية عشر لأنه الوقت الذى سأحضر فيه إلى حفلتك الصغيرة
    Durmuş bir saat bile ara sıra doğru zamanı gösterir. Open Subtitles حتى الساعة المعطلة تصيب أحياناً
    Her iki halde, bozuk bir saat bile günde iki kere doğruyu gösterir, ama bu adam... Open Subtitles و في كلتا الحالتين، حتى الساعة المكسورة قد تكون صحيحة مرتين في اليوم، لكن هذا الرجل...
    Bozuk bir saat bile günde iki kere doğruyu gösterir. Open Subtitles حتى الساعة المعطلة... يمكن أن تكون على صواب مرتان في اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more