Evet. Eğlence Parkımızı inşa etmeye başlayabiliriz artık. | Open Subtitles | نعم , سيكون لدينا ما يكفي لانشاء حديقتنا الخاصة |
Arka bahçemizde bir polis var ve seni cinayetten hapse tıkabilir. | Open Subtitles | يرجد شرطي في حديقتنا الخلفية ويستطيع زجك في السجن بتهمة القتل |
Okyanusların bahçemiz olduğunu ve bizi balinaların hayatta tuttuğunu anlamalılar. | Open Subtitles | بأن المحيط هو حديقتنا وأن الحيتان تبقينا على القيد الحياة |
Evet, 10 yaşındayken kaybetmiştim, bu sabah arka bahçeye gömülü olarak buldum. | Open Subtitles | أضعته عندما كان عمري 10 سنوات ووجدته هذا الصباح مدفونا في حديقتنا الخلفية |
Çiçeklerinden birini alıp bahçemize ek ve sonra her bahar zamanı-- | Open Subtitles | و أن نزرعها في حديقتنا و من ثم في كل فصل ربيع عندما ها نحن |
İlk servisimiz kendi bahçemizden taze fesleğen ile sunulan karahindiba salatasıdır. | Open Subtitles | دورتنا الأولى سلطة الهندباء الأخضر بالريحان، طازجة من حديقتنا |
Hey, az önce Bahçemizi tehdit eden karpuzun icabına baktık. | Open Subtitles | لقد تخلصنا من هذه البطيخة الخطيرة التي كانت تهدد حديقتنا |
Çok ağır... neredeyse tatlı... eski bahçemizdeki yaseminlerin ve güllerin parfümünü hatırlatan bir koku. | Open Subtitles | كنت غنيا كل شىء كان يسير على ما يرام مثل عطر الياسمين و رائحه الروز التي كانت في حديقتنا القديمة |
Fell ailesinin cömert bağışı sayesinde yeni Parkımızı hizmete açmış durumdayız. | Open Subtitles | "شكراً لتبرّعات عائلة (فيل) السّخية، الآن نحنُ نقف بموقع حديقتنا العامة الجديدة." |
Parkımızı kurtarın! | Open Subtitles | انفذوا حديقتنا! |
Parkımızı kurtarın! | Open Subtitles | انفذوا حديقتنا! |
Geçen gün bahçemizde en koyu Afrikalıyı araştırmaya başladık. | Open Subtitles | قبل أيام أخذنا إلى إستكشاف أفريقيا الأكثر ظلاما في حديقتنا |
Minimoylar ve ımm. Onların bahçemizde yaşadığını düşünmeye başladı | Open Subtitles | المينيمويز,و,ام لقد اصبح مقتنعا انهم يعيشون في حديقتنا. |
Bakın, sanırım arka bahçemizde ışık saçan bir helikopter var. | Open Subtitles | هناك طاشرة مروحية فى حديقتنا الخلفية تبحث |
Burası bizim Japon bahçemiz. Havuza para atmamanızı rica ediyoruz. | Open Subtitles | هذه حديقتنا اليابانية الآن، أسألك بأنّ لا ترمي العملات المعدنية في البركة |
Geçen gün bahçemiz Afrika'nın gizemli yerlerine döndü. | Open Subtitles | قبل أيام أخذنا إلى إستكشاف أفريقيا الأكثر ظلاما في حديقتنا |
Neden bahçeye girip çöpleri karıştırmak zorundalar? | Open Subtitles | و لماذا قاموا بدخول حديقتنا و العبث بقمامتنا؟ |
Biz yokken bahçemize bu şekilde bakmak ister misin? | Open Subtitles | أتمانعي فى منح حديقتنا نفس المعاملة بينما نحن نخرج؟ |
- bahçemizden ufak birşey. | Open Subtitles | - انها بعض الاشياء الصغيرة من حديقتنا. |
Bahçemizi kazan bir köstebek var. | Open Subtitles | أتعرف حيوان الأبوسوم ذلك الذي يخرّب حديقتنا ؟ |
Çok ağır... neredeyse tatlı... eski bahçemizdeki yaseminlerin ve güllerin parfümünü hatırlatan bir koku. | Open Subtitles | كنت غنيا كل شىء كان يسير على ما يرام مثل عطر الياسمين و رائحه الروز التي كانت في حديقتنا القديمة |
bahçede etrafa bakabiliyor ve yetiştirdiğimiz üzümleri görebiliyordum. | TED | أصبح بإمكانى التجول فى حديقتنا ومشاهدة العنب الذى نزرعه فيها. |
Kadife çiçekleri ekecek. Kadife çiçekleri bahçeyi korur. | Open Subtitles | وسيقوم بزرع المعجزات المعجزات التي ستحرس حديقتنا |
Sanırım muhteşem parkımız askıya alınmış durumda. | Open Subtitles | اعتقد ان قرار حديقتنا الرائعه الجديده سيكون معلق |
Neden NSA ya da ordu bizim bahçemizle ilgilensin ki? | Open Subtitles | ما الذي يهم وكالة الامن القومي او الجيش في حديقتنا ؟ |
Serin yaz rüzgârları, bahçenin mis kokusunu mutfağımıza doldurdukça hep sen aklıma geliyorsun. | Open Subtitles | الصيف أحضر معه رائحة العطر من حديقتنا إلى مطبخي وجعلني ذلك.. أفكر بك |