Anılarımızı "Sil" tuşuna basarak silemediğimiz için insanız ya zaten. | Open Subtitles | حسنا، عدم القدرة ،على مسح الذاكرة ببساطة كضغط زر "حذف"، |
Tamam öyleyse kaydın bir kopyasını bana ver sonra da Sil gitsin. | Open Subtitles | حسناً ، أعطني نسخة ويمكنك حذف الملف |
Çocukluk dosyası da silindi yani orada da fotoğrafı yok. | Open Subtitles | لقد تمّ حذف ملفه كجانح يافع ولا توجد فيه صورة حتى |
Virüs bilgisayarın belleğini silmiş ve ekranda bu yazıyı bırakmış. | Open Subtitles | فيروس القاتل حذف لها ملفاتها علي القرص الصلب وتركلهاهذاعلي الشاشة. |
Grubumuz icinde kendi kendine gelismis olan bir metod silmek icin Oy sayfasi. | TED | ولذا فقد نشأت الطريقة عضوياً داخل المجتمع وهي التصويت من أجل حذف صفحة. |
Demek ki onları kaçıran bunu planladı ve mesajlarını sildi. | Open Subtitles | حسنا,أي من أخذهما قد خطط لهذا و حذف رسائلهما |
bu demek degil ki, sayfalari silme haklari var, | TED | لا يعني هذا أن لديهم الحق في حذف الصفحات، |
5 dosya da sabahın erken saatlerinde kalıcı olarak silinmiş. | Open Subtitles | وكانت الملفات الخمسة بشكل دائم حذف في وقت سابق اليوم. |
Bence, ilk cümleyi Sil sonra son cümleyi, sonra da kalan tüm cümleleri onların yerine, kürsüye çık ve sekiz dakika boyunca yüksek sesle miyavla. | Open Subtitles | أظن أن عليكِ حذف السطر الأول والسطر الأخير، وجميع السطور الأخرى وبدلاً من ذلك، تذهبين إلى المايكروفون وتقومينَ بالمواء بشكلٍ عالي لمدة ثمان دقائق |
SESLİ MESAJI SİL? | Open Subtitles | حذف الرسالة الصوتية |
Sil, Sil, Sil, Sil. | Open Subtitles | حذف. حذف. حذف حذف. |
Sil, Sil, Sil. | Open Subtitles | انا في طريقي حذف. |
- Hemen Sil şunu. | Open Subtitles | حذف هذا الحق الآن. |
Ulusal güvenliğimiz nedeniyle silindi. | Open Subtitles | تم حذف هذه الأجزاء من أجل صالح الآمن القومي |
- ve Beyaz Saray daki bant anabilgisayardan silindi. | Open Subtitles | و تمّ حذف تسجيلات مستوى البيت الأبيض من الحواسيب الرئيسيّة |
Aynı zamanda Sera'nın kaybolduğu gece ona mesaj atmış ve sonra silmiş. | Open Subtitles | لقد راسل سيرا أيضا في ليلة إختفائها و من ثم حذف الرسائل |
Çoğunu Savunma Bakanlığı'nın kullandığı bir yöntemle silmiş. | Open Subtitles | لقد حذف أغلبها بإستعمال نظام متعدد المراحل يُستعمل من طرف وزارة الدفاع. |
E-posta... E-posta yollamak, E-posta almak, E-posta silmek. | Open Subtitles | إرسال البريد الإلكتروني، استلام البريد الإلكتروني حذف البريد الإلكتروني |
Ama hattın diğer ucunda kimseyi bulamadık, ki bu da ya karşı taraf sildi, ya da hiç var olmadılar anlamına geliyor. | Open Subtitles | ولكننا لم نجد أي حساب آخر في النهاية مما يعني بان الشخص الأخر حذف ذلك البرنامج أو لم يوجد هذا الشخص من الأصل |
Teknik Servise söylerim sana Güvenli silme programı hazırlar. | Open Subtitles | أنا سيكون عندي خدمات تقنية زوّد برنامج حذف. |
Veri depolama tesisindeki hizmet sağlayıcısı 24 saat içinde bir ara silinmiş. | Open Subtitles | حذف خادم مؤسسة البيانات خلال الأربع وعشرين ساعة الماضية. |
-Galiba Bay ve Bayan Evan Handy'yi ve Stuban cam kasemizi sildin hayatım. | Open Subtitles | لقد حذف السيد والسيدة هاندي وعلى ستوبين عاء زجاجي. الانتظار. |
Eğer muhtemel bir arıza varsa kodlamanı silip fabrika ayarlarına dönmen gerekir. | Open Subtitles | إذا كان هناك عطل محتمل، يجب عليك حذف المصفوفة الخاصة بك وإعادة تأسيس إعدادات المصنع. |
Geri plandan sahne çıkarmak zorundayım, iki dans programı iptal olacak. | Open Subtitles | حذف مشاهد من الفصل الثالث وخسارة مشهدان للرقص |
Ve kendini silen mesajlarla emir alıyorlar. | Open Subtitles | و تلقي الأوامر عبر النصوص حذف الذات. |
Hayır, bunu sileceğim. | Open Subtitles | لا، أنا ستعمل حذف هذا واحد. |
Metadata Dedektif Prima'nın Kanadalı yetkililerden gelen maili sildiğini gösteriyordu, ama silememişti. | Open Subtitles | بيانات التعريف يشير أن المخبر بريما حذف البريد الإلكتروني من السلطات الكندية، |
Seks kasetini silmeyi unutan gıdadan zehirlenir. | Open Subtitles | الشخص الذي نسي حذف فيديو الجنس سيكون المصاب بالتسمم الغذائي |
silmeye çalıştım, tren sallandı onun yerine göndere basmışım ve şimdi asla üniversiteye gidemeyeceğim! | Open Subtitles | ثم حاولت حذفها ثم توقف القطار ثم إخترت إرسال بدلا من حذف والآن لن أذهب للجامعة أبدا |