Söylemeye gerek yok,İnsan Hakları Hareketi Güneyde eskisi gibi popüler değil. | Open Subtitles | غني عن القول، أن حركة الحقوق المدنية .لم تكن أكثر شعبية في الجنوبة من شعبيته |
Ama şunu tekrar düşünün: Amerika'daki İnsan Hakları Hareketi siyasi tehlikelerin olduğu bir mayın tarlasından geçti, baskıyla yüzleşti ve üstesinden geldi, büyük siyasi imtiyazlar elde etti, riskler arasında yol alarak yenilikler getirdi. | TED | ولكن مرة أخرى، فكروا بهذا: حركة الحقوق المدنية فى الولايات المتحدة خاضت عبر حقل ألغام من الأخطار السياسية، وواجهت القمع وانتصرت. وربحت العديد من الامتيازات السياسية، ورواغت وأبدعت خلال المخاطر. |
Ve en önemlisi, İnsan Hakları Hareketi taktiksel olarak yenilendi. Boykotlardan büfe oturma eylemlerine, grevlerden yürüyüşlere, özgürlük turlarına. | TED | كما أن حركة الحقوق المدنية ابتكرت تكتيكيًا وبشكل حاسم بدءً بالمقاطعات و مرورًا بالجلوس سويًا على موائد الغداء والاعتصامات والمسيرات. |
Bu şarkı sivil haklar hareketinin, en önemli, şarkılarından biri olarak kabul edildi. | Open Subtitles | واحدة من أهم أغنيات حركة الحقوق المدنية. |
sivil haklar hareketinin, bir parçası olduğumu değiştirmem. | Open Subtitles | لم أندم على كوني انضممتُ إلى حركة الحقوق المدنية. |
1960'larda sivil Haklar Hareketi kadın hakları, çocuk hakları, eşcinsel hakları ve hatta hayvan hakları hareketlerine ilham verdi. | TED | في 1960 حركة الحقوق المدنية ألهمت العديد من حركات حقوق المرأة وحقوق الطفل وحقوق المثلين وأيضًا حقوق الحيوانات. |
Bu sırada Amerika'da sivil Haklar Hareketi ivme kazanıyordu. | TED | في تلك الأثناء، بدأت حركة الحقوق المدنية بحصد صداها بأمريكا. |
Bu kısa videoda bana şaşırtıcı gelen bu videoyuyu çekerken Karess'in yurttaşlık hakları hareketi tarihini nasıl anladığı ama onla sınırlı kalmadığını göstermesi. | TED | المذهل في هذا المقطع هو او نحن نلتقط، ظهر أن كاريس كانت تفهم تاريخ حركة الحقوق المدنية و لكنها لم تكن مقيدة بها. |
Efsanevi ve kötü bilinen FBI yöneticisi J. Edgar Hoover şuna inanıyordu ya da inanmak istedi, İnsan Hakları Hareketi Sovyet komünistleri tarafından Amerikan hükûmetini düşürmeye yönelik bir komplo girişimiydi. | TED | مدير "الإف بي آي" الأسطوري (ج. إدغار هوفر) كان يعتقد، أو أراد أن يعتقد، أن حركة الحقوق المدنية كانت مؤامرة شيوعية سوفيتية. تهدف إلى زعزعة استقرار الحكومة الأمريكية. |
Ve Hoover'ın ajanları Dr. King'in odasına dinleme cihazı yerleştirdi ve İnsan Hakları Hareketi hakkındaki taktik ve stratejilerini ve liderlerin konuşmalarını dinledi. | TED | لذا قام (هوفر) وعملاؤه بزرع أجهزة تنصت في غرفة فندق د. (كينج) والتقطت هذه الأجهزة محادثات بين قادة حركة الحقوق المدنية حيث يتحدثون عن الخطط والإجراءات لحركة الحقوق المدنية |
sivil Haklar Hareketi veya siyahi özgürlük mücadelesi gibi. | Open Subtitles | حركة الحقوق المدنية أو الكفاح من أجل الحرية |
Bana göre sivil Haklar Hareketi bir düzen olarak ülkenin sahipleri ile aynı safta yer almaktadır. | Open Subtitles | أعتقد أن حركة الحقوق المدنية هي مجرد تسوية من قِبَل من يحكمون البلاد. |
sivil Haklar Hareketi'ni düşünecek olursanız, ve liderlerinin "Şimdi Özgürlük" için ağlayışlarını, onlar sosyal kaynaşmanın yavaş temposuna karşı çıkıyorlardı. | TED | عندما تتذكرون حركة الحقوق المدنية وصرخة القياديين فيها: "الحرية حالًا،" فإنهم كانو يتحدون السرعة البطيئة للدمج الإجتماعي كما قرره البيض. |
Bu, yurttaşlık hakları hareketi için çığır açıcı bir olaydı. Bu aynı zamanda Afro-Amerikanların hem yurttaşlık hem de ekonomik hakları için yürüdükleri bir olaydı. | TED | التي كانت مصيرية في حركة الحقوق المدنية و فيها نادى الأمريكان الأفارقة بالعدل المدني و المادي. |
Vietman savaşı ortalığı kasıp kavuruyor; yurttaşlık hakları hareketi devam ediyor ve fotoğrafların bende çok güçlü bir etkisi vardı. | TED | الحرب في فيتنام كانت مستعرة ؛ حركة الحقوق المدنية جارية وكان للصوّر تأثير قوي عليّ |