"Bırakın onu insanlar arasına almayalım. Bırakın bir kurt kadar özgür olsun. | Open Subtitles | بما أن ليس له مكان بين البشر حرٌ كالذئاب |
Şimdi isteyen birini bulmakta özgür. | Open Subtitles | والآن هو حرٌ طليق, لإيجاد من يرغبُ فعلاً في ذلك |
Gelip gitmekte ve istediğinle yatmakta özgürsün. | Open Subtitles | أنت حرٌ في أن تأتي وتذهب، وتضاجع كل من تروق لك. |
özgürsün. Japon suçlamaları düşürdü. | Open Subtitles | إنك حرٌ الآن، الياباني أسقط التهُم |
Kuşlar kadar özgürüm ve bu hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | أنا حرٌ مثل حشرات الفراش في فندق رديء ويُعجبني هذا يُناسبني الأمر |
Sonunda özgürüm. Dünya varmış. | Open Subtitles | حرٌ أخيراً, يمكنني التعود على ذلك. |
- Gitmekte serbestsin. | Open Subtitles | أنت حرٌ لتغادر لايمكنك المغادرة |
- özgür biriymişim gibi davranamaz. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تدعي بأني رجلٌ حرٌ. |
Hayır, kimse gelmedi çünkü kız kardeşimin canını yakan o pislik herif, dışarıda kuşlar gibi özgür. | Open Subtitles | -لا, لم يأتِ أحدٌ لزيارتي بسبب أن القذر الذي قام بإيذاء أختي لا زال طليق في الشوارع, حرٌ كالطير. |
Bak, dünyaya gitmek isteyen herkes geri gitmekte özgür. | Open Subtitles | -أريد الذهاب إلى المنزل ! اسمعوا، أيُّ شخصٍ يود العودة إلى الأرض هوَ حرٌ في العودة إلى الأرض. |
- Düzeltelim, kimse böyle bir şey yapmakta özgür değildir. | Open Subtitles | غير صحيح, لا أحد حرٌ أبداً لفعل هذا |
Hepimiz özgür olana dek hiçbirimiz özgür değiliz. | Open Subtitles | لا أحد منا حرٌ حتى نكون جميعًا أحرارًا |
İstediğin an gitmekte özgürsün. | Open Subtitles | أنت حرٌ في الذهاب متى شئت |
Evine uçmakta özgürsün bebeğim. | Open Subtitles | أنت حرٌ الآن يا صغيري |
Evine uçmakta özgürsün bebeğim. | Open Subtitles | أنت حرٌ الآن يا صغيري |
Kim Trent, bu mahkeme belgen. Gitmekte özgürsün. | Open Subtitles | (كيم ترينت) ها هي ورقة التعهد بالمثول أنت حرٌ طليق الآن |
Üstelik artık istediğim Gilbert ve Sullivan şarkısını söylemekte özgürüm! | Open Subtitles | والآن أنا حرٌ لأغني ما أشاء من أوبيرا (غيلبرت وسوليفان) |
Ben özgürüm. Kuşlar kadar özgürüm. | Open Subtitles | أنا حرٌ, أنا حرٌ مثل الطير |
İstediğimi yapacak kadar özgürüm. | Open Subtitles | حرٌ لأفعل ما أريد |
Bay Dunbar'ın işi var; ben de kuş kadar özgürüm. | Open Subtitles | السيد (دنبار) مشغول الليلة لذا أنا حرٌ كالطير |
- Gitmekte serbestsin. | Open Subtitles | أنت حرٌ لتغادر لايمكنك المغادرة |
Gitmekte özgürsünüz. | Open Subtitles | أنت حرٌ بالذهاب |