"حسناً أنا لست" - Translation from Arabic to Turkish

• değilim

Ronny ile birlikte değilim. Bu gece o da geliyordu.
حسناً , أنا لست مع روني هو كان قادماً الليلة

Ben hiç dinle ilgisi olan biri değilim babam da öyle değildi, ama o anda, burada bir şey olduğunun farkına vardım.
حسناً أنا لست متديناً على الاطلاق ولا حتى والدي ولكن في تلك اللحظة .. شعرت بشيء يسري هنا

Beni içinize almıyorsunuz, ama ben o kadar aptal değilim.
دائماً ماتظنونني كذلك حسناً , أنا لست بذلك الغباء

Pekala. Vücut dili konusunda uzman değilim ama bağırmayı bırak.
حسناً, أنا لست خبيراً فى لغة الجسد ولكن توقفى عن الصراخ

Bunun ne anlama geldiğinden emin değilim ama sağ ol.
حسناً أنا لست متأكدة ماذا يعني هذا بعد,لكن شكراً

Evet, tamam. onun o olduğundan tam emin değilim...
،نعم، حسناً .. أنا لست متأكدة تماماً بأنه

Burada yemeklerle tek uğraşan ben değilim.
حسناً أنا لست الوحيد ذو الوصول إلى الطعام هنا

Artık kötü bir polis değilim, değil mi?
حسناً , أنا لست شرطي سيء الآن , ألست كذلك ؟

Kıçının değdiği her yer, deriden yapılmış olmalı diye düşünen ben değilim ama.
حسناً,أنا لست الشخص الذي يظن أن كل شيء يظع عليه مؤخرته يجب أن يكون مصنوع من الجلد

Uzman değilim ama kadınlar genellikle güzel şeyler istemez mi? Mücevher gibi mesela?
حسناً,أنا لست خبيراً,لكن أليست النساء عادة ما تختار أشيائاً جميلة,لربما,مجوهرات؟

Ben boktan bir navigasyon aleti değilim ama burası Malibu'ya benzemiyor.
حسناً أنا لست بجهاز ملاحة لكن هذه ليست ماليبو

O kızla beraber takılmanın tutkunu değilim.
حسناً, أنا لست مجنونة لكي أكون سعيدة بارتباطكِ بهذه الفتاة

Yeni bir iş konusunda pek hevesli değilim.
حسناً , أنا لست أحد الأشخاص الذين يأخذون الوظائف على نزوة

Aptal değilim. Buraya takılmak için gelmedin herhalde.
حسناً.أنا لست غبية أنا اعلم أنكِ لم تأتي هنا لقضاء بعض الوقت معي

- Ben çoğu insan değilim. - Bunu telafi edebilirim.
حسناً أنا لست كمعظم الناس أتعلمين ماذا ؟

Evet. Peki. Uzmanı değilim ama bana doğal göründü.
أجل , حسناً أنا لست خبيرة و لكنها تبدو لي حقيقية تماما

Dur bir dakika hiç havamda değilim ve gerçekten pratik yapmam gerekiyor.
حسناً ... أنا لست لست مُثارة اطلاقاً وأنا بحاجة حقاً لكي أتمرن

Avukat değilim ama Conrad'ın büronuzun bilmediği bir sürü iş yaptığı anlaşılıyor.
حسناً أنا لست محاميه ولكن يبدوا بأن كونراد جريسون متورط بأمور أكثر مما يدركه هذا المكتب

Ben de içecek durumda değilim zaten.
حسناً أنا لست مستعدة للشرب أيضاً

Açıkçası İsa'nın öldüğünden tam emin değilim, yani...
حسناً, أنا لست متأكد تماماً من أن المسيح أصلاً مات, لذا...