"حسناً فقط" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sadece
        
    • - Tamam
        
    Ben Sadece takımımız için taze et bulacağımızı ümit ediyorum. Open Subtitles حسناً , فقط آمل أن أيجاد رفيق جديد لأجل الفريق
    Tamam, Sadece hareketsiz dur, çünkü kesinlikle içeride bir şey görüyorum. Open Subtitles حسناً , فقط أبقى ثابتاً . لأنني بالتأكيد أرى شيئاً ما
    Şey, Sadece birkaç dakikalığına ve sonra onlar da alışeriş merkezine geri geldiler. Open Subtitles حسناً فقط لبضعة دقائق و من ثم عادوا إلى مركز التسوق
    - Burada olmamalıyız. - Tamam, kapıyı tut. Open Subtitles ينبغي ألا نكون هنا حسناً , فقط قفي حارساً هناك
    - Tamam, şimdilik buradan sağ çıkmaya bak. Open Subtitles حسناً فقط ركز رجاء على الخروج من هذا الموقف حياً
    Sadece merhaba demek istiyorum. Uzun zaman oldu. Open Subtitles حسناً فقط لأسلّم عليه ، مضت مدة طويلة كما تعلم
    Sadece koordinatları belirt. Open Subtitles حسناً، لقد قلت حسناً فقط قوموا بإرسال الإحداثيات
    Evde Sadece sen varken bile banyodaki sabun, hamster gibi geliyor. Open Subtitles حسناً, فقط معك الصابون في الحمام يبدو مثل الفأر
    Sadece koordinatları belirt. Open Subtitles حسناً، لقد قلت حسناً فقط قوموا بإرسال الإحداثيات
    Peki, Sadece şunu söyle, Kara Şato'daki göreve gitmem için çok mu erken? Open Subtitles حسناً, فقط أخبرني, هل هو مبكر جداً للإنضمام للسعي إلى القلعة السوداء؟
    Pekala, onun Sadece insanların bağlantıları kaybedebileceğini anlaması gerekiyor. Open Subtitles حسناً , فقط عليه أن يفهم أن الناس يبتعدون من بعضهم قليلاً.
    Tamam, bana bir iyilik yap. Sadece bir saniyeliğine gülümse. Open Subtitles حسناً,فقط افعل لي معروفاً وابتسم لثانية واحدة
    Peki, biz Sadece bu riski alacağız. Open Subtitles حسناً, فقط سيكون علينا القيام بتلك المخاطرة
    Sadece halı veya perde alırken. Open Subtitles فقط عند التسوق من أجل شراء سجادة أو ستارة حسناً, فقط كي تعرفين
    - Yani, Sadece... babama yaptığın her şey için teşekkür etmek istedim. Open Subtitles ماذا - حسناً,فقط - لشكرهم على كل شئ فعلتموه من اجل والدي
    Pekala. Sadece sakin ol ve kendini kontrol et Sadece... sakin ol. Open Subtitles حسناً.فقط أهدء ولا تُلفت الأنتباه لك. هديء من روعك.
    - Sabit dur. - Tamam, beni şundan kurtar. Open Subtitles والأن إثبت حسناً , فقط أخرجه مني
    - Tamam, Sadece o. - Peki ya şu dövmeli olan... Open Subtitles حسناً, فقط هي - وماذا عن الذي لديها وشم ؟
    Yapma! - Daha fazla yaklaşmayın. - Tamam, tamam. Open Subtitles أياك أن تقترب - حسناً، حسناً فقط نريد الحديث -
    - İşte doğu kayıkhanesi. - Tamam, Fi mesaj attı. Open Subtitles هنآك المرأفا الشرقي حسناً , فقط رآسله
    - Tamam, sonrasında hemen gel. Open Subtitles حسناً, فقط مر عليَّ بعد ذلك حسناً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more