"حصانه" - Translation from Arabic to Turkish

    • atı
        
    • atına
        
    • atının
        
    • Atını
        
    • at
        
    • atıyla
        
    • atından
        
    • dokunulmazlığı
        
    • dokunulmazlık
        
    • Ata
        
    • atları
        
    • atlı
        
    • attan
        
    • Dokunulmazlığım
        
    • aygırı
        
    Her şeyden evvel, atı yokmuş çünkü atı bir savaşta öldürülmüş. Open Subtitles أولاً ، لم يكن لديه حصان لأن حصانه قُتل في المعركة
    Fakat atı Svadilfari o kadar büyük taşlar taşıyordu ki geçtiği yerlerde çukur açılıyordu. TED لكنّ حصانه سفادلفاري كان يسحب حمولات من الحجارة الضخمة جدّا لدرجة أنّها تركت خنادق في الأرض خلفها.
    Art sırtındaki bir adam, dikkatini hem atına, hem silahına verir. Open Subtitles على الرجل الذي يمتطي الجواد أن يوزع انتباهه على حصانه ومسدسه
    Bu arada çocuklardan biri de atının üzerindeyken vuruldu. Open Subtitles قد أصُيب ووقع من على حصانه في وسط كلّ ذلك
    Sahibini dinlemeyen bir at mı, yoksa Atını dinleyen bir sahip mi? Open Subtitles الحصان الذي لا يستمع إلى سيده، أو السيد الذي يستمع إلى حصانه.
    Yalnız başına atıyla geldi. O olduğuna eminim. Open Subtitles لقد جاء ممتطيًا حصانه ولوحده، لكنني متأكد أنه هو
    Bu gerçek onu o kadar etkilemiş ki atından düşmüş. Open Subtitles كان مغرقا ً بالحقيقة لدرجة أنه وقع من على حصانه
    Balkondan aşağı atladı ve sadık atı Tornado'ya binerek evine döndü. Open Subtitles حسناً، لقد قفز من الشرفة على حصانه المخلص تورنادو
    Balkondan aşağı atladı ve sadık atı Tornado'ya binerek evine döndü. Open Subtitles حسناً، لقد قفز من الشرفة على حصانه المخلص تورنادو
    atı hala burada, henüz şehirden ayrılmamış. Şuraya bir takım yerleştirin. Open Subtitles حصانه لا زال هنا، لا بد أنه لا يزال بالمدينة
    atına binip dağdaki kulübesine gidiyor. TED انه يركب حصانه إلى كوخه الجبلي على نحو منتظم.
    Heybetli Miller, atına binebilecek kadar ayık olarak huysuz ve yaşlı bir marangozun uçarı karısı ve onun sevgilisi olan bilgin hakkında lafı döndürüp dolaştırıyor. TED طحان بدين، بالكاد يتوازن على حصانه من شدة سُكره، دائما ما يتمتم عن جنوح زوجة نجارٍ عجوز حاد الطباع وعن العالِم الذي اتّخَذَته عشيقاً لها.
    Bir gün, Hub Akdeniz sahilinde atına biniyordu. Open Subtitles فى أحد الأيام, هب كان يركب حصانه بمحاذاة شاطئ البحر الأبيض المتوسط
    Ülkeyi baştan başa 30 günde geçebilir, ama atının eğerini bulamıyor. Open Subtitles يُمْكِنُه أَنْ يَعْبرَ البلادَ في 30 يوما ، لَكنَّه لا يَستطيعُ إيجاد خفايا حصانه.
    Birincisi, anladığımız üzere kurban nehrin üst kısmında atının üstündeyken vurulmuş ve sonra aşağıya nehir kenarına yuvarlanmış. Open Subtitles أولا: حسب فهمنا ان الضحية أطلق عليه النار وسقط من حصانه
    Bu esnada, büyücü sihirli Atını aramaktaydı. Open Subtitles في هذه الأثناء، كان الساحر يبحث عن حصانه السحري
    İşin komik tarafı Tajomaru' yu çalınan at üstünden atmıştı, bu ona Tanrı'nın cezası olmalıydı. Open Subtitles غباء تاجومارو كان فى وقوعه من على حصانه المسروق لقد كان هذا عقاب مقدّر له
    Sonra atıyla ahırdan çıktı. Annem de başı öne eğik arkasından geliyordu. Open Subtitles وخرج من الحضيرة يجر حصانه خلفه ، وامي كانت مطأطأة الرأس
    Birçoğu Khal Drogo atından düştüğünde bana sırtını çevirdi. Open Subtitles معظمهم انقلبو علي في اليوم الذي الكال دروجو سقط من فوق حصانه
    dokunulmazlığı var. Ona dokunamayız, tutuklayamaz, evini arayamayız. Open Subtitles لديه حصانه ، لانستطيع لمسه او القبض عليه او محاكمته
    Bu yüzden Kongre bu tip tazminat davalarına karşı orduya dokunulmazlık tanımıştır. Open Subtitles أوامر تلقى, أوامر تتبع لهذا منح الكونغرس الجيش حصانه لهذه القضايا
    Ata arkadan bindi Open Subtitles لقد قاد حصانه عبر هنا للخلف
    Onu daha öncede birkere böyle görmüştüm, o zaman onun en iyi atları çalınmıştı. Open Subtitles لقد رأيت هذا من قبل عندما سرق أحد حصانه المفضل.
    Sana göre ben Candy'yim, Başkan ise beyaz atlı bir prens, değil mi? Open Subtitles و الرئيس هو الامير الوسيم على حصانه الابيض صحيح؟
    Şu sözü duymuş muydun, "Bir nal isterken attan olmak?" Open Subtitles أسمع أحدكم مقولة "أراد حذاءاً ليمتطى حصانه، فلم يجد حصانه"
    Dokunulmazlığım var zaten, siz ne teklif edebilirsiniz ki? Open Subtitles لقد حصلت على حصانه ماذا تستطيع أن تقدم لي ؟
    Anlarsınız, Bay Cody, Şeyh'in kendi aygırı, El Hattal, yaşayan, gelmiş geçmiş en büyük dayanıklılık yarışı şampiyonudur. Open Subtitles كما تَرى ، سيد كودي ، الشيخ يملك حصانه الخاص يدعى "الحطال" ، في المعيشة العظمُى بطل سباق التحمّل فيكُلّالأوقات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more