"حضرة العميد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şerif
        
    • Albay
        
    • Amiral
        
    Üzgünüm, Şerif. Birlikte görülemeyiz. Open Subtitles أنا آسفه يا حضرة العميد لا يمكننا ملاقاة بعضنا
    Fırlatma koduna ihtiyacımız var, Şerif. Open Subtitles نحن بحاجه إلى رمز الإنطلاق يا حضرة العميد
    Yaptığın işe saygı duyuyorum, Şerif. Gerçekten. - Buradaki sona erdi. Open Subtitles أنا أحترم عملك يا حضرة العميد لكن، عملك ينتهي هنا
    Seni şaşırtabilecek birçok şey salladım, Şerif. Open Subtitles لقد قمت بشد الكثير من الأشياء ستفاجئك, حضرة العميد
    Biz görmeden, kimse ne içeri girebilir ne de içerden çıkabilir, Albay. Open Subtitles لن يخرج أو يدخل أحدٌ إلى المكان بدون أن نراه حضرة العميد
    Hey, Şerif, neler oluyor? Open Subtitles مرحباً يا حضرة العميد مالذي يجري؟
    - "Hoş geldiniz, Şerif Carter." Hey, naber? Open Subtitles " مرحباً يا حضرة العميد " - مرحباً، كيف حالكِ؟
    "Evet var, Şerif. Üst kattaki spor çantanızda." Open Subtitles بلى، لديك يا حضرة العميد ... في الحقيبة الرياضية في الطابق العلوي
    Özür dilerim, Şerif. Hemen alıyorum. Open Subtitles عذراً يا حضرة العميد سأعالج الأمر فوراً
    Düşündüğünüz gibi değil, Şerif. Open Subtitles هذا ليس ما تظنه يا حضرة العميد
    Galiba size borçlandım, Şerif. Open Subtitles أعتقد أنني مدين لك يا حضرة العميد
    - Evet. Zamanımız neredeyse bitti, Şerif. Open Subtitles " دقيقتنا على وشك الإنتهاء يا حضرة العميد "
    - Daha yeni başlıyor. Dikkatli ol, Şerif. Open Subtitles بل أنا أستعد للبدء - كن عاقلاً يا حضرة العميد -
    Şerif. Gerçekten yorulmaya başladım. Open Subtitles حضرة العميد بدأت اصاب بالتعب جراء هذا
    Bu hala bir iç mesele, Şerif. Open Subtitles مازالت هذه مشكلة داخلية يا حضرة العميد
    "Hayati fonksiyonlarınız normal görünüyor, Şerif. Open Subtitles " نبضات قلبك تبدو طبيعية يا حضرة العميد "
    "İletişim hattını açıyorum, Şerif." Open Subtitles " ها أنا أفتح خط للإتصال يا حضرة العميد "
    Dikkat et Şerif. Open Subtitles إحذر يا حضرة العميد
    Sonucuna rağmen, Albay, işe yaradı. Open Subtitles مهما كان الثمن فقد نجحت المهمة حضرة العميد
    Albay eğer dışarıda bir yerdeyseler... Open Subtitles حضرة العميد .. لو إنها كانت في الأراضي الوعرة
    - Şanslı adam, Zorin. - Şanstan fazlası olabilir, Amiral. Open Subtitles رجل محظوظ،"زورين ممكن أن يكون أكثر من الحظ حضرة العميد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more