Uçak enkazı ve 324 yolcunun hepsinin cesedi ile birlikte bulundu. | Open Subtitles | وجد مع حطام الطائرة إلى جانب جميع الركّاب الـ324 المتوفين |
Ama LearJet, en düşük hızda, enkazı en az çeyrek millik bir alana dağıtır. | Open Subtitles | لكن الطائرة النفاثة ، مع تحطمها بأقل سرعة من شأنه أن يجعل حطام الطائرة يتناثر على مدى لا يقل عن ربع ميل |
Onu ilk gördüğümde, yanan bir uçak enkazından insanları çıkararak hayatını riske atıyordu. | Open Subtitles | أول مرة رأيته كان يخاطر بحياته منقذاً الناس من حطام الطائرة |
Beni o zaman uçak enkazından çıkarmamış olsaydınız, muhtemelen ölmüş olurdum. | Open Subtitles | شكراً لسحبي من حطام الطائرة لقد أنقذت حياتي |
Adamlarım çakılan uçağın oradan geçerken, üçünüzü bilinçsiz olarak bulmuşlar. | Open Subtitles | رجالى تتبعوا أثر حطام الطائرة ثم عثروا على ثلاثتكم فاقدى الوعى |
Eğer bu oyuğa, uçağın burun kısmı neden olduysa, uçaktan geriye kalan enkaz nerede? | Open Subtitles | إذا سبب الأنف هذه الفتحة، أين بقية حطام الطائرة ؟ |
Ölümüne uçak kazası sebep oldu. | Open Subtitles | حطام الطائرة قتلها |
Sonra onlar enkazı tararken uçup gideceğiz. | Open Subtitles | ثم يطير في حين انهم التقاط من خلال حطام الطائرة. |
Shanksville, Pennsylvania'da Flight 93'ün enkazı kahramanvatandaşların gönül yarası ve yıkımdan çok daha fazlasını kaydediyor. | Open Subtitles | حطام الطائرة رقم 93 طائرة اسقطتها القوات الأميركية قبل أن تفجر مبنى آخرfont في شانكسفيل,بينسلفانيا حيث قام مواطنين أبطال قام ركاب الطائرة حينها بمقاتلة المختطفين قبل موتهمfont |
Ama uçak enkazından birkaç parça ve kara kutuyu da istiyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}لكنّي سأحتاج إلى بعض حطام الطائرة و الصندوق الأسود. |
- uçak enkazından. | Open Subtitles | حطام الطائرة. |
uçağın enkazından toplatabilirim. Güzel. | Open Subtitles | يمكنني أن أرسل البعض لكي يبحثوا في حطام الطائرة |
uçağın düştüğü yerde bir babayla oğlu ölmüş. Korkunç. | Open Subtitles | يقولون أن أب وإبنه قتلا لدى سقوط حطام الطائرة عليهما |