Jessie: Hayır,bebeğin çantasında biberonu var zaten. | Open Subtitles | لا، عِنْدَنا الصيغةُ في حقيبةِ حفّاظةَ الأطفال. |
- Goodnight'ın çantasında. | Open Subtitles | - في حقيبةِ يد جودنايتِ، سيدي - اين جودنايت الآن؟ |
Sırt çantasında ne var? | Open Subtitles | وما في حقيبةِ الظهر؟ |
Şöyle ki, kassi çanta demek ama çantacı anlamında değil. | Open Subtitles | حسنا انظر كاسي تعني حقيبةُ، لَكنَّها لَيست رجلَ حقيبةِ. |
Ben çantacı tavşanı falan değilim. | Open Subtitles | حسنا لَستُ أرنب حقيبةِ. |
Atık maddeler çantasında. | Open Subtitles | هي في حقيبةِ الخطر الحيوي. |
Annemin çantasında. | Open Subtitles | في حقيبةِ والدتي |