"حقيقة ما" - Translation from Arabic to Turkish

• gerçekte ne
• gerçekten ne
• gerçekte neler
• ilgili gerçeği
• gerçekten neler
• aslında ne
• ne olduğunu
• gerçeğini
• hakkındaki gerçekleri

Kendini öldürdüğünü söyleyecekler. Ama buradaki adamların yarısı gerçekte ne olduğunu biliyor.
سوف يقولون أنّه إنتحر ولكن نصف الرجال هنا يعرفون حقيقة ما حدث

Bütün halk gerçekte ne olduğunu saklıyor.
إنّ الناس كلَهم يخفون حقيقة ما حَدثْ فعلاً

Atını terkeden şu kadına gerçekten ne olduğunu kim bilir?
من يعرف حقيقة ما حدث للإمرأة التى تركت حصانها ؟

O beyine bakıyorsun ve gerçekte neler olup bittiği hakkında hiç bir fikrin yok, çünkü otomatik biçimde evrim optimize etmiş.
بالنظر الى العقل .. ولا تدرى حقيقة ما يحدث لأن نظرية التطوير هى التى تؤثر عليه تلقائياً

Nereye gidersen git, ne olduğuyla ilgili gerçeği bilene kadar, aklından çıkmayacak.
حيثما ذهبتِ إلى حين معرفتكِ حقيقة ما جرى فستكونين مطاردة

...ama hepsi sanki gösteri gibi, gerçekten neler döndüğünü gizleyen bir gösteri.
ولكن هذا كله للعرض ولكنها واجهة فقط لإخفاء حقيقة ما يجري هنا

gerçekte ne olduğunu ya da lanet burnunu sokmasaydın neler olabileceğini bilemezsin.
لا يسعك معرفة حقيقة ما حدث، أو ماذا كان سيحدث، لو أنك لم تدسّ أنفك اللعينة.

Alexei'n gerçekte ne olduğunu bildiğine eminim.
أنا مقتنعة بأن أليكسي يعلم حقيقة ما حدث.

gerçekte ne olduğunu öğrenmek için zaman ayırmak istemiyorlar.
ولا يريدون أن يستغلوا الوقت لكي يعرفوا وهذه حقيقة ما حدث بالفعل

Doğruyu söylüyor olabilir ve gerçekte ne olduğunu asla öğrenemeyebiliriz.
يجوز أنه يقول الحقيقة وربما لن نتمكن أبدا من معرفة حقيقة ما حدث

Marta'ya gerçekte ne olduğunu anlatmıştım sana, değil mi?
لقد أخبرتك حقيقة ما حدث لمارثا , أليس كذلك ؟

İnsanlara çarşafın altında gerçekten ne olduğunu göstermek istiyorum.
انا اريد شيئا يري الناس حقيقة ما يجري تحت الملاءات

James, bana Kuzey Kore'de gerçekten ne olduğunu anlat.
جيمس , قل لى حقيقة ما حدث فى كوريا الشمالية

James, bana Kuzey Korede gerçekten ne olduğunu anlat.
جيمس , قل لى حقيقة ما حدث فى كوريا الشمالية

Pakistan'da ve senin denizaltıya gerçekte neler olduğu gibi bazı gerçekler kısa süre önce gün ışığına çıktı.
هناك حقائق جديدة كُشف عنها مثل حقيقة ما حصل لمركبك في باكستان

- gerçekte neler olduğunu öğreneceğimiz birini falan.
الاتصال بالشرطة أو أحداً يعرف حقيقة ما حدث؟

- gerçekte neler oldugunu ögrenecegimiz birini falan.
الاتصال بالشرطة أو أحداً يعرف حقيقة ما حدث؟

Hayır, tek isteği o gece olanlarla ilgili gerçeği söylemekti.
كل ما ارادته هو أن تخبر حقيقة ما جرى في تلك الليلة.

Şu rakamı bir düşünün: Tüm dünya nüfusunun yüzde 83'ü ülkelerinde gerçekten neler olup bittiğini bilmiyor.
فَكّر في هذا العدد : 83 في المئة من السكان على هذا الكوكب كله لا تعرف حقيقة ما يجري في بلدانهم.

Neden aslında ne yaptığımı bana sormayan tek kişi sensin?
لماذا هذا بإنك أنت الوحيد الذي لم يسألني عن حقيقة ما أفعله؟

Bu yüzden sanat çalışmamda, çevremize ne olduğu gerçeğini göstermeye ve görünmezi görünür yapmaya çalışıyorum.
فمن خلال أعمالي أحاول أن أصف حقيقة ما يحصل في بيئتنا وجعل ما لا يرى مرئيا

Kardeşiniz hakkındaki gerçekleri öğrenmek istiyoruz. Lütfen.
نحن نحاول معرفة حقيقة ما حصل فعلاً لشقيقك فحسب من فضلك