"حلمات" - Translation from Arabic to Turkish

• meme ucu
• meme uçları
• göğüsleri
• memelerini
• uçlarım
• göğüs uçları
• meme uçlarını
• memeli
• memeler
• memeleri
• memelerine
• memelerinin
• memem
• memesi
• uçların

Jabba'dan bahsederken, eğer AED'yi onun üzerinde kullanmak zorunda olsaydık, hatırlayın, meme ucu olmamasına rağmen ped yerleşimi aynı.
التحدث عن الجابا، إذا تحتم علينا استخدام الAED عليه، تذكر بأن تجربة اللباد لاتختلف، حتى وإن كان لايملك حلمات.

Ve gerçekten deli olduğumu düşünmeleri için çıplaklar dergisinden bir meme ucu kesip onu virgül olarak bile kullandım.
ولكي أجعلهم يظنون بأني مجرم مختل حقيقي لقد قطعت صورة حلمة من مجلة حلمات لكي أستعمله مؤقتاً

Conchita'nın memelerini düşün. Ah o sert meme uçları.
فكر بـ أثداء كونتشيتا هذه حلمات صلبة و قاسية

Büyük ve sarkık göğüsleri olan çok hoş bir kızdı.
لقد كانت فتاه جميلة للغاية، وذات أثداء مُتخبّطة و حلمات.

İmha kadar kibar değilim, memelerini keseceğim.
لست جيدا مثل ديسولاشن وأنا سأقطع حلمات ثديك

Hayır, göğüs uçlarım delik ve Fas'ta evim var çünkü ben John Wayne'im.
لا,انا املك حلمات مثقوبة ومنزل في المغرب لأنني جون واين.

göğüs uçları demedim. Göğüs uçlarının çevresindeki şişliği sordum.
أنا لم أقل حلمات لقد قلتُ المكان الصغير حول الحلمات

Yani, birbirinizin meme uçlarını elliyorsunuz, taşaklarınızı birbirinizin ağzına sokuyorsunuz.
أعنى أنكم تلمسون دائماَ حلمات بعضكم تضعون خصياتيكم في فم كل واحد منكم

Aman be! Evde otursaydım da meme ucu göremeyecektim zaten.
يارجل,كان يمكني البقاء في المنزل ومشاهدة بدون حلمات

Erkek meme ucu cansız olabilir ama bence 750 yıl içerisinde biz de emzirebileceğiz.
تعرفون, حلمات الذكر نائمة ولكن بعد 750سنة. سوف نتمكن من استخدامها

Mark Walhberg'in üç meme ucu var ve büyük bir yıldız.
مارك ويلبرق لديه ثلاث حلمات و هو نجم كبير

Büyük ve siyah meme uçları.
بكونها حلمات كبيرة وسوداء وسوفتشعرينبالتقزز،

meme uçları erkekte uyarıcı bölge değildir.
حلمات صدر الرجل ليست مكاناً مثيراً جنسياً بالنسبةِ لةُ

Harika göğüsleri vardır, boşanmış, çocuğu da yok, kedisi de.
لديها حلمات رائعة مطلقة ليس لديها اطفال ولا قطط

O fotoğrafta meme uçlarım çok rahat gözüküyor.
يمكنك، أساساً ان ترى حلمات ثدي

Annemin göğüs uçları kum lirası kadar büyüktü.
حلمات والدتي كانت بحجم قطع الدولار

Kavga onun yüzünden çıktığı için onu arayıp bir yerlerde oturmuş onu düşündüğümü onun meme uçlarını hayal ettiğimi ve beni aramasını beklediğimi düşünmesini istemiyorum.
لانها كانت غلطته ولا أريده أن يعتقد بانني اريد الجلوس قربه فقط ومسامرته وأحلم بكمالياته حلمات الرجل الصغير

- Büyük memeli olan. - Evet.
التى تملك حلمات كبيرة أوه, أجل

Bu film memeler yumruk yumruğa kavgalar ve benim afili görünmem dışında hiçbir şey anlatmayacak.
لا يوجد تعبير إلا عن حلمات و لكمات وعن ظهوري كالأب الرائع

İncir ağacında kuruyan meyve gibi buruşuk küçük memeleri vardı.
لديها حلمات صغيرة ومُجعّدة مثل فاكهة مجففة على شجرة تين

Kulak memelerine frizbi takan, yanlış yola saptırılmış aptal tarikatçılar.
أولئك الأغبياء المُضللون الذين يرتدوا أطباقاً طائرة في حلمات أذنهم

Şatolar zamanında kadınların memelerinin olduğunu kim bilebilirdi ki?
من كان يعلم أنهم كانوا يملكون حلمات في زمن القلاع؟

- Üç tane memem var.
أنا لدي ثلاث حلمات ... أجل، حسناً

Erkeklerinde memesi var.
الرجال لديهم حلمات

Anlamak çok basit. Meme uçların kahverengi mi?
من السهل ان تعرفى اذا كانت حلمات ثدييك لونها بنى