İki hayat yaşayan birinin ulaşabileceğin uzaklıkta olması o kadar da kötü bir şey değil. | Open Subtitles | أن تكون لديك القدرة على الاتصال بمن يتفهم خوض حياة مزدوجة ليس بالأمر السيئ. |
İki hayat yaşadığını ve her gün bana yalan söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تعيش حياة مزدوجة... وتضطر للكذب بشأن ذلك كل يوم |
Ama bu çok anlamsız geliyor. Yani kim böyle çifte hayat yaşar ki? | Open Subtitles | هذا لم يعد مفهوماً.من بحق الجحيم يعيش حياة مزدوجة هكذا؟ |
Eğer erkek arkadaşı ile bir çifte hayat yaşamak, ve bedel ödemek. | Open Subtitles | أنت تعيشين حياة مزدوجة مع صديقك الحميم و أنت تدفع الثمن . |
çift hayat yaşıyorlar, ...özel ve meslekî duygularını saklamayı öğreniyorlar. | Open Subtitles | ويعيشوا حياة مزدوجة ويقوموا بالفصل بين الحياة الشخصية والمهنية |
Anlıyorum. İki farklı hayat sürüyorsun. | Open Subtitles | فهمت هذا أنت تتوجه لأن يكون لديك حياة مزدوجة |
İkili bir hayat yaşamak istiyorum bu yüzden kendimi büyük uyuşturucu işiyle ispatlayabilirim. | Open Subtitles | اريد ان اعيش حياة مزدوجة لكي ااستطيع ان اكون شاهد في محاكمة مخدرات. |
Belki de utangaç, dost canlısı, klasik müzisyenimiz iki hayat yaşıyordu. | Open Subtitles | ربما عازفتنا خجولة ، بدون اصدقاء لديها حياة مزدوجة |
Spence, iki hayat yaşıyor gibisin. | Open Subtitles | ! سبنسر، إنه يبدو و كأنكِ تعيشين حياة مزدوجة! |
İki hayat. | Open Subtitles | حياة مزدوجة |
Çok zor bir şey olmalı, çifte hayat sürmek insanlarla yakınlaşıp, sonra onlara sırt çevirmek. | Open Subtitles | هذا أمر عسير حتماً، أن تعيش حياة مزدوجة على هذا النحو تتقرب من الآخرين، لكي تنقلب عليهم فحسب |
Sen şimdi gelmiş, onun bunca yıldır çifte hayat gibi bir şey yaşadığını ve benim bunu fark etmediğimi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | وأنت تقولين, أن طوال ذاك الوقت كان يعيش حياة مزدوجة وأني لم ألاحظ ذلك؟ |
Peki, ikiyüzlü, bir çifte hayat yaşayan? | Open Subtitles | حسناً ، الإزدواجية ، عيش حياة مزدوجة ؟ |
Hem de sadece sahte kimlik kullanıp çifte hayat yaşadığın için mi? | Open Subtitles | فقط لأنك صنعت هوية مزورة... ... تعيشي حياة مزدوجة? |
O bir çifte hayat yaşayan, Jason yalan be. | Open Subtitles | (لقد كانت تكذب على (جايسون تعيش حياة مزدوجة |
Aileleri olan, gölgeler ardında çift hayat yaşayan adamlar. | Open Subtitles | هم أرباب عوائل. يعيشون حياة مزدوجة يعانون في الظل. |
Babamız çift hayat yaşıyormuş. | Open Subtitles | أبي كان يعيش حياة مزدوجة |
Karım nerede olduğumu sorduğunda, iş yerinde toplantıdayım derdim... ve uzun süre iki farklı hayat sürdürdüm. | Open Subtitles | أن اسأل زوجتي حيث كنت، وأود أن أقول في الاجتماعات في العمل، وقاد حياة مزدوجة منذ وقت طويل. |
Bütün hayatın boyunca ikili bir hayat yaşaman gerekecek. | Open Subtitles | ستعيش حياة مزدوجة طوال حياتك ستكون مثل الخلية النائمة. |