Ama Babanın hayatına karşılık bizimle pazarlık yapmıştı. | Open Subtitles | لكنه كان يريد حياة والدك مقابل إطلاق سراحك |
Babanın hayatına yeni giren biri var mıydı? | Open Subtitles | هل كان هناك أي شخص في حياة والدك حديثاً؟ |
Hemen yapacağın basit bir telefon görüşmesi babanın hayatını kurtaracak. | Open Subtitles | مكالمة تليقونية واحدة تنقذ حياة والدك و يجب أن تجرينها في أقرب وقت |
Sana söylüyorum, Greg, bu babanın hayatını değiştirebilirdi. | Open Subtitles | أنا أخبرك ياغريغ هو سيغير حياة والدك |
- Hepsi babanı yaşatmak içindi. | Open Subtitles | -لإنقاذ حياة والدك -ماذا؟ |
Babanın hayatının bir anlam ifade etmesini isterdim, ya sen? | Open Subtitles | وانت تريد ان تعني حياة والدك شيئاً , اليس كذلك ؟ |
Şöyle Isabel'in iyi yanını görerek Babanın hayatına kattıklarını da. | Open Subtitles | مثل حاولوا رؤية الجانب الجيد في إيزابيل و ... وإذا كانت ستسعد حياة والدك و ... |
Babanın hayatına karşılık benim hayatım. | Open Subtitles | حياة والدك مقابل حياتي |
O babanın hayatını kurtardı. | Open Subtitles | لقد انقذت حياة والدك |
- Hepsi babanı yaşatmak içindi. | Open Subtitles | -لإنقاذ حياة والدك -ماذا؟ |
Babanın hayatının bedeli bu. | Open Subtitles | هذا هو ثمن حياة والدك |