Her şey hakkında düşüncelerimizi değiştirmeliyiz. | TED | لا بد لنا من أن نغير بحق الطريقة التي نفكر بها حيال كل شيء. |
Peki bütün bu yeminli ifade sırasında söylediğin Her şey hakkında yalan söylemediğini nereden bileceğiz? | Open Subtitles | ومن يعلم أنكِ لم تكذبي حيال كل شيء قلتيه بهذا الاستجواب |
Demek istediğim, neden... neden bana Her şey hakkında yalan söylemen gerekiyor? | Open Subtitles | أعني ، لماذا عليك الكذب حيال كل شيء ؟ |
Ben Her şey için endişelenirim. | Open Subtitles | إنني أقلق حيال كل شيء |
Şey desem Her şey için seni affediyorum. | Open Subtitles | ما رأيك بـ... أن أسامحكِ... حيال كل شيء |
Vito öldüğün beri de her konuda çok iyi davrandın. | Open Subtitles | وقد كنت كريم جداً حيال كل شيء منذ وفاة (فيتو) |
Bu biletleri de, bize muhtemelen olanlardan dolayı kendini kötü hissettiği için verdi. | Open Subtitles | أنه من المُحتمل أعطانا هذه التذاكر لأنه يشعر بالأسى حيال كل شيء |
Her şey hakkında her zaman çok sakinsin. | Open Subtitles | لطالما كنتَ هادئا جدا حيال كل شيء. |
Sanırım Bobby Her şey hakkında çok kötü hissetti ve bizimle anlaşıyor. | Open Subtitles | أعتقد أن (بوبي) يشعر بسوء حيال كل شيء يراه معنا |
Her şey hakkında yalan söylediler, Helo. | Open Subtitles | إنهم يكذبون حيال كل شيء يا (هيلو) |
Her şey hakkında. | Open Subtitles | حيال كل شيء |
Her şey için üzgünüm. Ben... | Open Subtitles | آسفة حيال كل شيء, أنا... |
Her şey için teşekkürler, Amanda. | Open Subtitles | (شكرًا حيال كل شيء يا (أماندا |
her konuda yalan söylerim. | Open Subtitles | أنا أكذب حيال كل شيء |
her konuda yalan söylüyordu. | Open Subtitles | لقد كان يكذب حيال كل شيء |
Bu biletleri de, bize muhtemelen olanlardan dolayı kendini kötü hissettiği için verdi. | Open Subtitles | أنه من المُحتمل أعطانا هذه التذاكر لأنه يشعر بالأسى حيال كل شيء |