Şurası en çok çalıştığım yer. Odun kesebilirsin. | Open Subtitles | هنا حيث أعمل بإمكانك تقطيع الخشب إن أردت |
Sonrasında sen çıkıyorsun, barda kör kütük sarhoş bir halde, ki orası ödemediğin faturaları ödemek için çalıştığım yer. | Open Subtitles | مخمورةعندالمسقى، حيث أعمل ، بالمناسبة. لأدفع فواتير التى لمّ تدفعيها و بعد ذلك تتصرفي بغرابة مع فتى شاب؟ |
O sabah çalıştığım yerde karısıyla karşılaştım ve oğulları hastaydı. | Open Subtitles | ذلك الصباح التقيت زوجته حيث أعمل وكان ابنها الصغير مريضاً |
Yeniden düşündüm de çalıştığım yerde çalışamazsın. | Open Subtitles | لقد أعدتُ التفكير، ولا يمكنكِ العمل حيث أعمل |
Gördüğünüz gibi, benim çalıştığım ve yaşadığım Mauritius Adası da bu biyoçeşitlilik merkezlerinden birinde yer alıyor ve ben adadaki eşsiz bitkilerin biyomedikal kullanımları üzerine çalışıyorum. | TED | وكما تشاهدون، فإن جزيرة موريشيوس حيث أعمل وأعيش، تنتمي لواحدة من الأماكن الأكثر تنوعا، وأنا أدرس النباتات الفريدة على الجزيرة لاستخداماتها الطبية. |
Burası benim iş yerim. | Open Subtitles | وهنا تماماً حيث أعمل |
O benim çalışma masam. Orası çalıştığım yer. | Open Subtitles | هذا كرسي المكتب حيث أعمل |
- Benim çalıştığım yer. | Open Subtitles | حيث أعمل. هل أنت شرطي؟ حيث أعمل. |
Tıbbi araştırma, uzay keşfi, parçacık fiziği, benim çalıştığım yer olan CERN'deki araştırmalar, mühendislik ve hatta sanat ve insani bilimler. Tüm bunlar, minik sarı kürecik ile gösterilen 3,3 milyarlık, Bilim Bütçesi ile fonlanıyor. Sol üstteki mini kürecik. | TED | بدئا من الأبحاث الطبية ، و حتى استكشاف الفضاء حيث أعمل ، في سيرن في جنيف ، سويسرا ، الفيزياء الجزيئية ، الهندسة ، و حتى الفنون و العلوم الإنسانية يتم دعمها من الميزانية المخصصة للعلم ، و اللتي تبلغ فقط 3.3 مليار ، هذه الدائرة الصفراء الصغيرة حوالي الدائرة البرتقالية في أعلى يسار اللوحة |
Doğru. Burası da çalıştığım yer. | Open Subtitles | هذا صحيح, وهنا حيث أعمل |
Burası çalıştığım yer ayrıca meyhaneyi Maarten DeJong'a satmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | ! هنا حيث أعمل الآن في الحانة لقد أُجبرتُ لأن أبيع (إلى (مارتن ديونج |
Ama orası çalıştığım yer ve eski psikopat sevgilin bıçağıyla beni takip ederken konsantre olamıyorum. | Open Subtitles | لكن هذا حيث أعمل ومن الصعب جداً التركيز (عندما يكون لديك سكين (الفيتو وعاشق سابق مجنون يتحرش بك |
Biz de Doğu L.A.'de bir aileye verdik, çalıştığım yerde. | Open Subtitles | فتبرعنا به لعائلة شرق " لوس أنجليس " هناك حيث أعمل |
çalıştığım yerde evdeydim. | Open Subtitles | في المنزل حيث أعمل. |
Üstelik Sharpay her gün çalıştığım yerde olacak. | Open Subtitles | و ستتواجد (شاربي) حيث أعمل يومياً |
Buraya gelme hakkınız yok. Burası benim iş yerim. | Open Subtitles | هذا حيث أعمل. |
Orası çalıştığım binalardan birisi. | Open Subtitles | خلال30 دقيقة" هذا المبنى حيث أعمل |
Seni bana getirdiler, tam da çalıştığım yere. | Open Subtitles | جلبوك حقّ لي، الحقّ إلى حيث أعمل. |
- Ben de orada çalışıyorum. | Open Subtitles | -صحيح، هناك حيث أعمل . |