Ebeveyn olduğunda evladının senden nefret etmesinin ne demek olduğunu anlayacaksın. | Open Subtitles | حين تصبحين والدة يوما ما ستتفهمين شعور الحصول على إبن يكرهك |
Dorian'ı seviyorum. Bugün Dorian'ı seçtin, ama genç bir hanımefendi olduğunda, tabloyu seçebilirsin. | Open Subtitles | إنك تفضلينه الآن ، لكن حين تصبحين شابة ، و ترين أكثر الرجال وسامة في لندن ،ربما ستفضلين لوحته |
Bir gün kraliçe olduğunda ve sevgili kralınla aranda duran tek şey ben olduğumda, bu nefret dolu şeyleri seveceksin. | Open Subtitles | سوف تكونين سعيدة بالأمور الكريهة التي أقوم بها يومًا ما حين تصبحين ملكة وأنا جميع مايقف بينك وبينك ملكك الذي تعشقينه |
Söyleyeceklerimi dinleyeceksin. Hazır olduğunda da sana yardım etmeme izin vereceksin. | Open Subtitles | سأقولها ثانيةً وستنصتين، ثم حين تصبحين مستعدّة، ستدعيني أساعدك. |
Dedektif olduğunda maaşın baya artacak. | Open Subtitles | حسناً, حين تصبحين محققة سيكون ذلك ارتفاعاً ضخماً بالراتب |
Hazır olduğunda burada olacağım öyleyse. | Open Subtitles | حين تصبحين مستعدّة، سأكون بانتظارك. |
Gail, sen anne olduğunda, Tanrı o çocuğun yardımcısı olsun. | Open Subtitles | (جايل), حين تصبحين أماً, وليساعد الله طفلكِ |
Hazır olduğunda başlayalım. | Open Subtitles | أنا جاهز حين تصبحين مستعدة |
Hazır olduğunda burada olacağım. | Open Subtitles | وسأكون هنا حين تصبحين مستعدّة |
Vaktin olduğunda oku. | Open Subtitles | فقط اقرأيها حين تصبحين متفرغة |
"Hazır olduğunda bana haber ver. | Open Subtitles | -أخبريني حين تصبحين هناك |