"حين تصل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Para geldiginde
        
    • vardığında
        
    • gittiğinde
        
    • gittiğiniz zaman
        
    Para geldiginde sana telefon açarim sen de gelip alirsin. Open Subtitles حين تصل سأتصل بك و تأتي و تأخذها
    Para geldiginde sana telefon acarim sen de gelip alirsin. Open Subtitles حين تصل سأتصل بك و تأتي و تأخذها
    - Güzel. Eve vardığında benim adamım seni bekliyor olacak, tamam mı? Open Subtitles جيد، حين تصل إلى البيت سيكون رجلي هناك، مفهوم؟
    Ve oraya vardığında, Bay Kanun'a benden çok selam söylemeyi unutma! Open Subtitles حين تصل إلى هناك، تأكد من أن تبلغ (جون لو) سلامي.
    Ve eğer oraya gittiğinde silahlı on şapşal seni bekliyor olursa, sana olacak şey de... Open Subtitles وإذا كان هناك عشرة رجال حمقى ومسلحين حين تصل إلى هناك ؟ سوف تكون الوحيد الذي يتلقى,
    Ama oraya gittiğinde anlıyorsun ki, önce ben girmişim. Open Subtitles ولكن حين تصل هناك تدرك بأني وصلت أولا
    Bunu, oraya gittiğiniz zaman sorun. Open Subtitles اسألني حين تصل هناك.
    Aşağıya vardığında testislerin ağzına geliyordu. Open Subtitles لكن حين تصل للأسفل، قد تجد خصيتاك بفمك.
    Turnikeye yaklaşırsın ve oraya ulaştığında adama iki dolar vermen gerektiğini bilirsin, yoksa seni içeri almaz ama oraya vardığında her şey ters gider. Open Subtitles تقترب من الأبواب الدوّارة وتعرفأنكحينتصل إلى هناك... عليك أن تعطي الحارس دولارين وإلا لن يسمح لك بالدخول لكن حين تصل إلى هناك تسوء كل الأمور
    vardığında beni ara. Open Subtitles إتصل بى حين تصل
    Laboratuvara gittiğinde, Julie'den tekrar çalıştırmasını istersin olur biter. Open Subtitles حين تصل للمعمل، إسأل "جولي" أن تعيد تشغيلهم
    Laboratuvara gittiğinde, Julie'den tekrar çalıştırmasını istersin olur biter. Open Subtitles حين تصل للمعمل، إسأل "جولي" أن تعيد تشغيلهم
    Triton'a gittiğinde kaçınılmaz olarak sorular sorulacaktır. Open Subtitles فسيتم إستجوابك بلا شك حين تصل تريتون
    Bunu, oraya gittiğiniz zaman sorun. Open Subtitles اسألني حين تصل هناك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more