"حين يعلم" - Translation from Arabic to Turkish

• öğrendiği zaman
• öğrendiğinde
• öğrenince ne

- Diğerleri öğrendiği zaman seni orada istemeyecekler.
حين يعلم الآخرين، فسيرفضون وجودك.

Yaptıklarını öğrendiği zaman, Thorin'in neler yapacağını düşünmek istemiyorum.
ويقلقني ما قد يفعله (ثورين) حين يعلم بما فعلته

Niklaus gerçeği öğrendiği zaman öfkesi asla dinmeyecek.
حين يعلم (نيكلاوس) الحقيقة، فسيكون غضبه بلا حدود.

Bu alıcı onun malını çaldığımızı öğrendiğinde çok sinirlenecek ama.
وهذا القدر سيغضب جداً حين يعلم أننا أخذنا غطاءه

Keşke, öğrendiğinde yüzünün alacağı şekli görebilseydim.
أودّ أن أرى وجهه حين يعلم بالأمر

Kim bilir bu çocuk öğrenince ne yapacak! Bir insan böyle bir şeyle nasıl yaşar?
بالإضافة لما سيشعر به حين يعلم بالأمر

öğrendiği zaman...
و حين يعلم

- Ona yaptıklarını öğrendiğinde gider bence.
حين يعلم بما فعلته به، أظن ذلك.

İnsanlar geri döndüğünü öğrendiğinde ünlü olacaksın.
حين يعلم الناس بعودتك، ستكون مشهوراً.

Lafı açılmışken sence Klaus, onu kurtarmak yerine Hayley ve kurt arkadaşını kurtarıp onu o hâlde bıraktığını öğrenince ne yapacak?
بالمناسبة، ماذا برأيك سيفعل (كلاوس) حين يعلم أنّك تركته للمعاناة... بينما ذهبت لإنقاذ (هيلي) وأصدقائها المذؤوبين؟

Ama Wesen Konseyi öğrenince ne yapacaksınız bakalım.
لكن حظ سعيد مع مجلس ( الفيسن ) حين يعلم