Bir kez öpüştükten sonra, çılgın bir hayvana döndü. | Open Subtitles | بمجرد أن قبّلنا بعضنا البعض، تحول إلى حيوانٍ متوحش |
Kıyafetlerimi çıkarıp bir hayvana dönüşürken beni kayda alabilmen için hayaletin tekinin beni bir depoya kilitlemesine izin vereceğim. | Open Subtitles | سأدَعُ شبحًا يوصد بابي في وحدةِ تخزينٍ ليتسنّى لكَ تصويري حينما أخلع ملابسي وأتحوّل إلى حيوانٍ. |
- Başka bir hayvanın sütünü içen tek türün insanlar olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلمين أنّ الإنسان هو النوع الوحيد الّذي يشرب الحليب من حيوانٍ آخر ؟ |
Zavallı yaratığa ayak bakımı yapmadan hiçbir hayvanın senin ağırlığında bir şeyi taşımasını bekleyemezsin. | Open Subtitles | لا يُمكنك أن تتوقّع أيّ حيوانٍ أن يحمل شيئاً ما ثقيلاً إلّا و أن اعتنى به رأفةً بتحمله |
40 tonluk bir hayvanı izlemenin kolay olduğunu düşünürsün ve burada altı tane olmasına rağmen sürekli onları kaybedip duruyoruz. | Open Subtitles | قد يعتقد المرء أن الاستمرار في تعقب حيوانٍ بوزن 40 طُنا هو أمر هيّن. ولدينا ستة منهم هنا، وما زلنا نفقدهم. |
40 tonluk bir hayvanı izlemenin kolay olduğunu düşünebilirsiniz ama burada altı tane var ve sürekli onları kaybedip duruyoruz. | Open Subtitles | قد يعتقد المرء أن الاستمرار في تعقب حيوانٍ بوزن 40 طُنا هو أمر هيّن. ولدينا ستة منهم هنا، |
Wuddly cinsinden tek bir hayvan yapmak için 100 yumurta gerekiyor. | TED | يتطلب صنع حيوانٍ واحد من فصيلة الودلي 100 بيضة. |
Bu ilaç için hangi hayvana teşekkür etmelisin? | Open Subtitles | أيّ حيوانٍ عليكِ أن تشكريه لذلك؟ |
Küçük bir hayvana ait diş izleri var. | Open Subtitles | . علامات العض هذه، فعلها حيوانٍ صغير |
Brian, kendini biraz daha az antipatik hissetmen için yardım edebiliriz ama insanlara özgü paramızı deforme olmuş bir hayvana harcamayacağız. | Open Subtitles | (براين)، يمكننا محاولة جعلك أقل بشاعةً لكننا لن ننفق مالنا البشري على حيوانٍ مشوه |
Bu adam... en çok benzediği hayvanın dağgelinciği olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هذا الرجل... يقول بأن أكثر حيوانٍ يشبهه هو النمس |
Bu da demek oluyor ki yeme maksadıyla bir hayvanın öldürüldüğünü görmediğin ve bundan kuşkulanmadığın için... uygun eti bulmuş oluyorsun. | Open Subtitles | إذاً ، لقد وجدت اللحم بـمتجر اللحوم أنت لم ترى أي حيوانٍ تم قتله ...و أنت لا تظن ذلك ، أن الجزار |
Hangi hayvanın adını takacaksın bana? | Open Subtitles | أيّ حيوانٍ ستدعوني بهِ الآن ؟ |
Kimse kutup ayısı gibi büyüleyici bir hayvanı buz üstünde bilinçsiz şekilde yuvarlanırken görmek istemez. | Open Subtitles | لا يروق لأحد رؤية حيوانٍ بديعٍ كالدب القطبي مستلقياً فاقداً لوعيه فوق الجليد، |
Pekala, görüşüne göre bir aptal hayvanı önemsiyormuş. | Open Subtitles | حسناً, يبدو أنَها تهتم وتلقي بالاً للأمر حيال حيوانٍ واحدٍ غبي |
Bu Carcharodontosaurus yaralı bir hayvanı kovalayarak enerji harcamaz. | Open Subtitles | هذا الـ(كركرودنتوصوراس) لا يضيـِّع طاقته في مطاردة حيوانٍ جريح |
Ama gittikçe kırılganlaşan buz üstünde yürümek yarım tonluk bir hayvan için zor bir iş. | Open Subtitles | لكن التنقل عبر هذا الجليد الواهن المتضاعف بإستمرار لهي بالمهمة الصعبة على حيوانٍ يزن قرابة نصف طن |
Evet, eminim. Ben de bir uğrayıp sana onun bir hayvan saldırısı olmadığını söyleyeyim dedim. | Open Subtitles | إنّي موقنٌ من ذلك، فقد أتيتُ لأخبركِ أن ما أصابه ليس هجوماً من حيوانٍ ضارٍ. |