Çocuklar Korkarım ki size fevkalede bir olayı söylemek zorundayım. | Open Subtitles | , الأولاد . أنا خائف أن أخبركم عن أحداث محزنة |
Korkarım ki seni Worcestershire'daki şatoma götüremeyeceğim. - Neden? | Open Subtitles | أنا خائف أن لا أستطيع أخذك الى قلعتى فى ووركشاير |
Hayır, Marlene. Skipper herkese utanç verici sırrını açıklamamdan korkuyor. | Open Subtitles | لا مارلين,سكيبر خائف أن أخبر الجميع عن سرك المحرج |
Şirketi ya da ailesini yönetirken senin fikirlerine ihtiyaç duymayacağından korkuyorsun. | Open Subtitles | أنت خائف أن لاتحتاج لمساعدتك فى اداره الشركه أو اداره عائلتها |
Bana bakınca, korku ve utancın ötesini... gerçeğin ta kendisini göreceğinden korkuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت خائف أن ينظر بداخلى ماضي الخوف والخزي الى خلال الحقيقة |
Öleceğinden korkuyorum ve ona yardım etmeme izin vermeyeceği için kızgınım. | Open Subtitles | أنا خائف أن تموت وأنا غاضب لأنها لا تسمح لي بمساعدتها |
* Biliyorum korktuğunu ama doğru değil endişelenmek bir hata yapacaksın diye * | Open Subtitles | * أعلم أنك خائف أن يكون الأمر خطأ * * مثلما أنك ستقوم بخطأ * |
- Evet. Sizde şimdi bunun ortaya çıkıp size yansıyacağından endişe duyuyorsunuz. | Open Subtitles | و أنت خائف أن يغلق غطاء الجرة على أيدينا؟ |
Dosya açık. Korkarım üstesinden gelemeyeceğim. | Open Subtitles | الملف مفتوح، وأنا خائف أن لا أستطيع معالجته |
Dosya açık. Korkarım üstesinden gelemeyeceğim. | Open Subtitles | الملف مفتوح، وأنا خائف أن لا أستطيع معالجته |
Korkarım bu imkansız! O gidemez. | Open Subtitles | خائف أن هذا ليس ممكن هي لا تستطيع الخروج |
Üzgünüm oğlum. Korkarım pek vaktim yok. | Open Subtitles | آسف بني أنا خائف أن اكون لا أمتلك الكثير من الوقت |
İlik biyopsi sonuçları gelene kadar emin olamayız, ama Korkarım lösemi olma ihtimâli var. | Open Subtitles | الآن, لا يمكننا معرفة أي شيء بالتحديد حتى تأتي نتيجة عينة نخاع العظم لكني خائف أن يكون لديه سرطان الدم |
Onu ne kadar ısırmasını istese de, yapmıyor çünkü onu kaybetmekten korkuyor. | Open Subtitles | مهما طلبت منه أن يعُضها فهو لا يستطيع فعلها لأنه خائف أن يفقدها |
Yoksa beni eve bırakmayı sormaktan korkuyor musun? | Open Subtitles | هل أنت خائف أن تطلب مني أن توصلني للمنزل ؟ |
Zencilerin istifade edip kaçacağından korkuyor. | Open Subtitles | إنه خائف أن يستغل السود الأمر و يهربوا |
Kız kardeşimin ölümünde olduğu gibi yüreğinin yine dağlanmasından korkuyorsun. | Open Subtitles | أنت خائف أن ينجرح قلبك كما حدث عندما ماتت أختي |
Diğer bir deyişle, ya dikkatin dağılıyor ya da bir şeyleri kaçırmaktan korkuyorsun. | TED | بكلمات أخرى أنت إما مُشَتت أو خائف أن يفوتك شيء ما |
Seni sevmeyeceğimden korkuyorsun. | Open Subtitles | أنت خائف منى. أنت خائف أن لا أعطيك حبى بالمُقابل |
Daha önce gelmedim çünkü sizi hayal kırıklığına uğratacağımdan korkuyordum. | Open Subtitles | لم أعود مبكراً لأنني كنت خائف أن أخيب أملكِ |
ben senin üzerine fazla gitmiyordum, geri duruyordum, çünkü kalçanı kırmandan falan korkuyordum. | Open Subtitles | ما لا تفهمينه لقد كنت أرفق بكِ أكبح نفسى لأننى كنت خائف أن ينكسر وركك |
Yarın ölmekten korkmuyorum, sadece öldürülmekten korkuyorum. | Open Subtitles | لَستُ خائفا من المَوت، أنا خائف أن أُقتَل |
* Biliyorum korktuğunu ama doğru değil endişelenmek bir hata yapacaksın diye * | Open Subtitles | * أعلم أنك خائف أن يكون الأمر خطأ * * مثلما أنك ستقوم بخطأ * |
- Evet. Sizde şimdi bunun ortaya çıkıp size yansıyacağından endişe duyuyorsunuz. | Open Subtitles | و أنت خائف أن يغلق غطاء الجرة على أيدينا؟ |