Tek yaptığım, çığlık atıp zırlayan bir adamı pantolonu inik bir hâlde kütüphaneden dışarı sürüklemekti. | Open Subtitles | لقد سحبت رجل يبكي ويصرخ إلى خارج المكتبة وهو خالع سرواله |
- Şimdi, ...bu kitap bütün sosyoloji sınıfının paylaşması gereken bir kitap, ...bu nedenle bir öğrenci bunu kütüphaneden dışarı çıkartamaz, ...kitabı okuduktan sonra iade etmek zorundalar. | Open Subtitles | كان لزامًا على كل طلبة علم الاجتماع أن يتشاركوا هذا المرجع فلا يمكن للطالب أن يستعيره خارج المكتبة ...يجب أن يعيدوه بعد قراءة الفصل |
Geçen gece kütüphanenin dışında onları gösteren güvenlik kamerası görüntülerini aldık. | Open Subtitles | نحن فقط حصلت على هذه اللقطات الأمن الكاميرا من خارج المكتبة. |
Geçen gece kütüphanenin dışında olanları gösteren güvenlik kamerası görüntülerini aldık. | Open Subtitles | نحن فقط حصلنا على لقطات كاميرا الأمن من خارج المكتبة على الجانب الآخر |
- Tamam, kütüphanenin dışındayım. | Open Subtitles | كل الحق، أنا خارج المكتبة. |
Pekala, kütüphanenin dışındayım. | Open Subtitles | كل الحق، أنا خارج المكتبة. |
Sanırım onu, kütüphanenin dışında, bir arabaya binerken gördüm." | Open Subtitles | -أعتقدُ انّي رأيتها تركب سيّارةً خارج المكتبة . |
Sanırım onu kütüphanenin dışında, bir arabaya binerken gördüm. | Open Subtitles | -أعتقدُ أنّي رأيتُها تركب سيّارةً خارج المكتبة . |
kütüphanenin dışında. | Open Subtitles | خارج المكتبة |