20 dakika önce New Bern'deki JR ofisinin dışında bir bomba patladı. | Open Subtitles | قبل 20دقيقه ، قنبلة انبوبيه انفجرت خارج مكتب ارجى الجديد فى نيو برن. |
Üçümüzün, yargıcın ofisinin dışında sayfa 5' i ararken çekilmiş bir fotoğrafımız var. | Open Subtitles | ثمة صورة لثلاثتنا خارج مكتب الطبيب الشرعي نبحث عن الصفحة 5 |
Önceden Beyaz Saray'da Kennedy'nin ofisinin... dışında asılıydı. | Open Subtitles | اللوحتان اللتان كانتا معلقتين من قبل خارج مكتب الرئيس الأمريكي بالبيت الأبيض (جون ف. كينيدي) |
Bu resim bir saat önce Morimoto'nun ofisinin önünde çekildi. | Open Subtitles | (حصلنا على هذه الصوره خارج مكتب (مورومتوز قبل ساعة من الآن |
Bunca insan Mike'ın ofisinin önünde ne yapıyor? | Open Subtitles | مالذي يفعلونه هؤلاء الناس خارج مكتب (مايك) ؟ |
Tabloların çifti bir zamanlar John F. Kennedy'nin Beyaz Saray ofisinin dışına asılmıştı. | Open Subtitles | اللوحتان اللتان كانتا معلقتين من قبل خارج مكتب الرئيس الأمريكي بالبيت الأبيض (جون ف. كينيدي) |
Üç ay sonra, Corinne'in bürosunun önünde sana çarptım ve beni tanımadın bile. | Open Subtitles | ثم بعد 3 أشهر إلتقيتك صدفة خارج مكتب كورين ولم تعرفني حتى |
"Terapistinin ofisinin dışında, yolda ezilmiş bir şekilde ölüm ne kadar aptalca?" | Open Subtitles | (الموت في الشارع ! مثل ضحية الطريق خارج مكتب معالجك) |
- Bu sabah, Sam Carr'ın ofisinin dışında? | Open Subtitles | -هذا الصباح .. خارج مكتب د. (سام كار ) |
Ben daha çok Bosley'nin ofisinin dışında görmediğiniz resepsiyonist gibiyim. | Open Subtitles | (التي لا تشاهدها أبدا خارج مكتب (بوسلي |
Bertram'ın ofisinin dışında konuşuyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يتحدّثون خارج مكتب (بيرترام). |
Cinayetten sonra Cutler'ın ofisinin dışına bir resim çizilmişti. | Open Subtitles | كان هناك بعض الرسومات خارج مكتب (كاتلر) بعد الجريمة |
Bilekliğini kontrol edip de Carlisle'ın bürosunun önünde olduğunu gördüğümdeki şaşkınlığımı bir gözünün önüne getir bakalım. | Open Subtitles | تخيل مدى دهشتي عندنا تفقتدت سوارك وأكتشفت أنك خارج مكتب (كارلايل) |