Onun doğaüstü olduğunu biliyorum ama görmediniz mi? | Open Subtitles | أعلم أنّه كان كيانًا خارقًا للطبيعة، لكن هل رأيتما؟ |
Evet tamamen şansa, ve hiç doğaüstü değil. | Open Subtitles | هذا عشوائي. أجل، عشوائي تمامًا. وأيضًا، ليس على الإطلاق خارقًا. |
Bu çok saçma. doğaüstü biri olmak kişiliğini değiştirmez. | Open Subtitles | هذا منافٍ للعقل، كونك كيانًا خارقًا لا يغيّر هويتك. |
Ben de süperkahraman olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون بطلاً خارقًا. حسنٌ؟ |
Wolverine de doğal değil ama o piç kurusu yine de süperkahraman. | Open Subtitles | (ولفرين) غير طبيعي، ولكن ابن الفاجرة ذلك لا يزال بطلاً خارقًا. |
Kardeşim Lamar'a olağanüstü yetenekleriniz olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | لقد أخبر أخي (لامار) بأنّك أقل ما يقال عنك خارقًا. |
Kardeşim Lamar'a olağanüstü yetenekleriniz olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | لقد أخبر أخي (لامار) بأنّك أقل ما يقال عنك خارقًا. |
Evet, şimdiyse özür mahiyetinde bir patlağı tutukluyorum. | Open Subtitles | أجل، والآن أحضر له خارقًا جديدًا كطريقة للاعتذار. |
doğaüstü bir şeyse babam da onlara yardımcı olamaz. | Open Subtitles | ولو كان أمرًا خارقًا للطبيعة فسيعجز أبي عن مساعدتهما. |
Sadece benimle aynı odaya gelmen için doğaüstü bir tehdit oluşmasını beklemen biraz garibime gitti. | Open Subtitles | إنّما أرى هذا طريفًا نوعًا ما، أنّ الأمر تطلّب تهديدًا مهيبًا خارقًا للعادة... لكيّ تدخل نفس الغرفة التي أنا فيها. |
doğaüstü bir durum yok bence. | Open Subtitles | الأمر لا يبدو لي خارقًا للطبيعة. |
Onun doğaüstü olduğu durumundan emin misin? | Open Subtitles | -أموقن أنّه كان خارقًا للطبيعة؟ |
Ve doğaüstü olmayan, sıradan bir insandan ibaret olduğun için Silas öteki tarafta sıkışıp kalacak, sen ise geçip gideceksin. | Open Subtitles | وطالما أنتِ محض إنسانة ليست كيانًا خارقًا... فستفيض روحك لبارئها، بينما سيُحبس (سايلس) بالجانب الآخر. |
- Seninle aynı işte. Bir patlağı arıyoruz. | Open Subtitles | مثلك تمامًا، نتعقب وافدًا خارقًا |