Ve... "Ablama" da özel bir "teşekkür" borçluyum. Beni gerçek bir abla gibi desteklediği için! | Open Subtitles | و عليّ توجيه شكرٍ خاصٍّ لأختي الكبيرة على دعمها لي كما تفعل الأخت الحقيقيّة. |
Evet, ama içimden bir his onun için kimsenin özel bir şey yapmadığını söylüyor. | Open Subtitles | أجل، لديّ احساس أنّه لا أحد يقوم بشيءٍ خاصٍّ لها. |
Böylece oğlum Henry ve Storybrooke'un diğer çocuklarının güvenlice oyun oynayabilecekleri özel bir yerleri olacaktı. | Open Subtitles | ''و جميع أطفال ''ستوري بروك، أن يحظوا بمكانٍ خاصٍّ ليلعبوا... بأمان. |
Merhaba. Sevgililer gününde kız arkadaşım için özel bir şeyler yapmak niyetindeyim. | Open Subtitles | أنا مهتمّ للقيام بشيءٍ خاصٍّ لصديقتي بمناسبة "عيد الحبّ". |
Harika, çünkü özel bir şeyler planladım. | Open Subtitles | عظيم، لأنّي خططتُ لشيءٍ خاصٍّ جدّاً. |
Ve bunun acısını Stan'dan çıkarırsan, ...cehennemde katillere ve sosyetik annelere ayrılan özel bir yere gidersin. | Open Subtitles | و إن صببتِ هذا على (ستان) فستذهبين إلى مكانٍ خاصٍّ في جهنّم محجوزٍ للمجرمات و موكب الأمّهات |