"خالتكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• Teyzen
• teyzenin
• Teyzeni
• teyzenim
• teyzenle
• teyze
• Teyzene

Çünkü Teyzen benden nefret ediyor, ve annen gerçeği kabullenmek istemiyordu,ah,
لأنّ خالتكِ تكرهني و لم تكن أمّك تعجبها حقيقة أنّه

Bu yüzden Teyzen veya doktorun şu üzücü veya sevindirici şey hakkında aradığında sana not bırakamamıştım.
لهذا لم أكتب لكِ تلك الملحوظة عندما اتّصلتْ خالتكِ أو طبيبكِ بشأن الأمر السعيد أو الحزين ذاك.

Teyzen bir sürü yanlış karar verdi, yanlış kişilere bulaştı.
لقد اتخذت خالتكِ عدة قرارات سيئة و تورطت مع الأشخاص الخطأ

Sustuğuna göre, teyzenin uğradığı bu haksızlığı sen de onaylıyor olmalısın.
إذن أنت لا تستائين لتجاهل خالتكِ وإذلالها؟

Biraz araştırma yaptım ve teyzenin evinde yaşadığınızı öğrendim.
, وقُمت بالتحقّق .. وعرفت أنكِ تعيشين في منزل خالتكِ

Teyzeni görmeye hastaneye gidiyorum ona nerde olduğunu söylerim.
أنا ذاهبة لرؤية خالتكِ وأخبرها بأنكِ عندنا

Senin teyzenim.
أنا خالتكِ

Bak sen sadece burada bekle Char. teyzenle birlikte kal.
(اسمعي، ابقي هنا فحسب يا (شار فقط ابقي مع خالتكِ

Bak Kate teyze sana ne kadar güzel bir hediye getirmiş.
لتنظري إلى الهدية الجميلة، التي (أحضرتها لكِ خالتكِ (كايت

Her sabah okula gideceksin. Haftada bir de Alicia Teyzene.
أنكِ تذهبين إلى المدرسة كل صباح و تزورين خالتكِ مرة في الأسبوع

Teyzen ve anneanen, hepsi kanserden öldü.
خالتكِ وجدتكِ جميعهم ماتوا بسرطان الثدي.

Teyzen çok özel bir kız olduğunu söylüyor.
خالتكِ تقول أنكِ فتاة مميزة جداً

Pekala, Wendy Teyzen sana nasıl yardımcı olabilir?
حسناً أخبري خالتكِ ويندي كيف تساعدكِ

Teyzen, o gerçek bir sanatkâr.
خالتكِ , انها فنانه رائعه

Kitty Teyzen benden büyük ama hâline bak.
كما تعلمين , خالتكِ (كيتي) كبيرة في السن عني .و انظريإليها. لكنها تواعد النائب

Ama teyzenin yaptığı tamamen farklı.
ما فعلته خالتكِ كان مختلفاً كلياً

April teyzenin Seattle'da yaşayacak olması fikrine fazla alışma...
لا تتعلقي كثيراً بفكرة أن خالتكِ أبريل " ستعيش في سياتل "

Ama teyzenin anneme söylediği şey bu değil.
ولكن ليس هذا ما قالته خالتكِ لوالدتي.

Buna karşılık, yıllar önce seni öldüren Teyzeni öldürebilirsin.
وفى المقابل . تستطيعي قتل خالتكِ والتى سبقت وأن قتلتك منذ عدة سنين

Teyzeni, yılanı geri vermeye ikna etmen gerekiyor.
أريدكِ أن تستجوبي خالتكِ لترجع لنا المفتاح

Ingrid... Ben hala senin teyzenim.
مازلت خالتكِ

Sanırım teyzenle çok yakınsın.
أعتقد أنكِ مقربة جداً من خالتكِ

"Güle güle teyze" de bakayım.
-أجل {\pos(192,215)}ودعي خالتكِ

Teyzene söyle.
أخبري خالتكِ