"خالداً" - Translation from Arabic to Turkish

    • ölümsüz
        
    • ölümlü
        
    • ölümsüzlük
        
    • sonsuza
        
    • ölümsüzdü
        
    Bu binada böyle bir şaka yapmazdım, ölümsüz olmana rağmen. Open Subtitles أنا لم أكن لأمزح بهذا الشأن حتى لو كنت خالداً
    Haklısın, dostum. Şu an yüzleştiğimiz ölümsüz bir iblis değil. Open Subtitles أجل، يا صديقي هذا ليس شراً خالداً الذي نواجهه الآن
    Eğer sonunda tek bir kişi bile ölecekse hiç kimsenin ölümsüz olmaması gerekir. Open Subtitles لا أحد يجب أن يكون خالداً لو أن هذا سيؤدي لموت شخص واحد
    Bilirsin, orada ölümsüz olmaktan başka bir şey düşünmüyordum, Open Subtitles أتعلم, كنت معتاداً على التفكير بأنه ليس هناك شيء أحسن من أن تكون خالداً معرفة أني سأعيش للأبد
    Ama olsa bile ölümsüz, yenilmez olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لكنني, ظننت أنك إذا كنت خالداً فإنك ستكون منيعاً
    Senin hakkında konuşmak istiyorum. Eğer baban Tanrıların kralıysa, bu da seni ölümsüz yapmaz mı? Open Subtitles إذا كان أبوك ملك الآلهة أيجعلك ذلك خالداً ؟
    Sana inanıyorum. Sorun o değil, Beni ölümsüz yaptığında ne olacak? Open Subtitles أصدقك هذه ليست المشكلة تجعليني خالداً , وبعدها ماذا ؟
    Hayatı hatırlanmaya değer yaptıkça, ölümsüz oluyorsun. Open Subtitles بأن تعيش حياة تستحق أن تتذكر فتصبح .. خالداً
    Esir aldığımız Mingli'ye göre insanı ölümsüz yapan bir ilacı araştırıyorlar. Open Subtitles أعترف مقاتل المينج الذي قمنا بإمساكه بأنهم يبحثون عن دواء يجعل الشخص خالداً
    Her yüzyılda bir, kehanet edilen bir çocuğun kanını alarak sizi ölümsüz yapan bir ilaç yaratabilirsiniz. Open Subtitles تحكي النبوءة بأنه مرة كل مائة عام يولد طفل وبأخذ دم ذلك الطفل فأنك تستطيع صنع دواء يجعلك خالداً
    "Oğlak'ın kurbanlarının küllerinden oluşan Gölge ölümsüz, zarar verilemeyen ve de efendisi kadar merhametsizdi. Open Subtitles خُلِقَ من رماد ضحايا كابريكورن الظل , كان خالداً و منيعاً عن أن يُؤذى و عديم الرحمة كسيده
    İşte bir yantric keşiş ve ölümsüz değil. Open Subtitles هذة قِطعة من ملابس راهب ، أترون . لم يكنْ محارباً خالداً
    ölümlü olan herkes ölümsüz oldu ve ölümsüz olan herkes de ölümlü oldu. Open Subtitles كل إنسـان قابـل للمـوت أصبـح خالـداً وكـل إنسـان خالداً أصبـح قـابل للمـوت
    ölümsüz olmanın en kötü taraflarından birisi aynı saçma senaryonun defalarca kez oynanmasını izlemek oluyor. Open Subtitles اسوء شئ في ان تكون خالداً هو ان تشاهد نفس السيناريو الغبي يحدث مرة اخرى
    ölümsüz olabilirsin ama uçamazsın, değil mi? Open Subtitles أجل، قد تكون خالداً لكنّك لا تستطيع الطيران، أليس كذلك؟
    Evet, iyiyim. Yine de ölümsüz falan değilim. Open Subtitles نعم ؛ أنا بخير ؛ فقط لن أكون خالداً بعد كل هذا.
    İnşalarının sizi ölümsüz yaptığını iddia edecekler. Open Subtitles وسوف يصرون على أن بناياتك بطريقةً ما تجعلك خالداً.
    Yeniden doğan savaşçı bir rahibeyi öldürmek isteyen öfkeli ve ölümsüz bir delinin peşine mi düştük? Open Subtitles نطارد رجلاً خالداً يحاول بجنون قتل محاربة كاهنة متجسدة؟
    Sen de ilerledin ve ölümlü değilsin Open Subtitles المفقود عبر القرون , سيشرب منها وسيصبح خالداً
    Kardeşim, ölümsüzlük fikri yüzünden kendini yedi bitirdi. Open Subtitles كان شقيقي مهووساً بفكرة كونه خالداً وما قد يحققه الخالدون.
    İsa dışında Tanrının hiç bir çocuğu kendi geleceğini göremez ve hiç biri dünyada sonsuza kadar yaşayamaz. Open Subtitles ليس لأحد أن يطلع على مستقبله وليس لأحد أن يعيش خالداً على الأرض
    Prometheus ölümsüzdü Lex. Open Subtitles كان بروميثيوس خالداً ليكس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more