"خالفت" - Translation from Arabic to Turkish

• çiğnedin
• ihlal
• çiğnedim
• çiğnedi
• çiğnersen
• bozdun
• çiğnediğimi
• uymadın
• vukuatım
• çiğnemiş
• karşı geldin
• karşı geldiğim

Mesleğimizin en önemli kuralını çiğnedin duygularının kararlarını etkisi altına almasına izin verdin.
خالفت القانون الرئيسي لمهنتنا. تركت مشاعرك تتحكم بقرارك.

Kanunları çiğnedin, bütün fakülte öğrencilerinin kafasını uyuşturucu kullanarak güzelleştirdin.
إنك خالفت القانون لقد خدرت الطلبه و المعلمين بكميه خطره من المخدر

Seni yollamak zorundayım. Etik ilkelerimizi ihlal ettin.
سيكون علي تركك تذهب،لقد خالفت سياسة الأخلاق في الشركة

Sana yardım etmek için yasayı çiğnedim, farkındasın, değil mi?
لقد خالفت القوانين كي أساعدك أنتِ تعرفين ذلك، أليس كذلك؟

Karınız kanunları çiğnedi. Polisle gelmemi ister misiniz?
خالفت زوجتك القانون هل تريد أن أستدعى الشرطة؟

Koyduğum kuralı çiğnersen bağ harekete geçecek ve kalbini ezecek.
إذا خالفت العهد الذي أمليه عليكَ، فستقوم السلسلة بتحطيم قلبكَ.

Başka bir deyişle protokolü çiğnedin.
إذن لقد خالفت البروتكول المعروفة بمعنى آخر

- Yasaları çiğnedin. - Çoktan suçlu hükmü verdin bana.
ـ أنت خالفت القانون ـ أنت اخترت مسبقا بأن تضع اللوم علي

Prensipte sana katılıyorum ama yasaları çiğnedin Isabel.
من حيث المبدأ، أنا أتفق معك لكنك خالفت القانون , يا إيزابيل

Çatışma kurallarını ihlal ettiğin için kazandığını vurguladım.
لقد أشرت إلى أنك فزت فحسب لأنك خالفت قواعد الإشتباك

Onlarca Yıldız Filosu kuralını ihlal ettin ve nerdeyse komutan altındaki herkes ölüyordu.
لقد خالفت عشرات اللوائح وكدت تتسبب بمقتل طاقمك

Muhtemelen 40 farklı yurt kuralını çiğnedim ve onu barınağa götürüp bırakmalıydım, ama yapamadım.
ربما خالفت 40 قانون خاص بالسكن الجامعي و أنه يجب علي أن آخذها إلى ملجأ لكنني لا استطيع القيام بهذا

Mesleki ilkelerimi çiğnedim ve acısını Audrey çekiyor.
خالفت قواعد مهنتي والآن تدفع "أودري" ثمن ذلك.

Beraber yapabiliriz. Kuralları çiğnedim Miriam'la birlikte.
يمكننا فعل ذلك معاً لقد خالفت القوانين...

- Kuralları çiğnedi. - Betty Warren'a göre.
ـ لقد خالفت القانون ( ـ بالنسبة لـ( بيتي وارين

Kuralları çiğnedi, tatlım.
لأنها خالفت قانوناً يا حلوتي

Ama benim yaratacağım dünyada kanunları çiğnersen, sadece kapatılacaksın.
ولكنفي العالمالذيسأخلقه, إذا خالفت القانون, أنت ببساطة سيتم إغلاقك

Kuralları bozdun ve vaftiz kızımı bu işe bulaştırdın.
لقد خالفت قواعد عملك و أقحمت إشبينتي في هذا

Tamam Memur Bey. Yasayı çiğnediğimi kabul ediyorum ve üzgünüm.
حسنا أيها الشرطي, لقد خالفت القانون ولهذا أنا آسف حقا, لن يحدث هذا ثانية

Ama sen binadan uzak durma emrine uymadın.
لكنك خالفت أوامر مباشرة بأن تبقى خارج المبنى

2 oğlum ve 2 vukuatım var.
لدي طفلان و سبق و أن خالفت القانـون مرتيـن

Sadece yasaları çiğnemiş olsaydı, onu ziyaret ederdim.
كنت لأطالبها لو انها خالفت القانون

Much, emirlerime karşı geldin. Kampta bekleyin demiştim.
وأكثر، أنت خالفت تعليماتي أنا قلت لك ابقى في المخيّم

Sana hiçbir şey söyleyemem çünkü söylersem vatanseverlik yasasına karşı geldiğim için kendimi Pentagon'un bodrumunda dayak yerken işkenceye maruz kalırken ve ölümle pençeleşirken bulabilirim.
-أردت أن أرى كيف تسير الأمور. لا يمكنني أن أخبرك، لأنني حين أخبرك أكون قد خالفت قانون باتريوت،