demir cevherini bir fırına koyun, buradaki ısı her şeyi eritir. | Open Subtitles | لو وضعتم خام الحديد في فرن فتقوم الحرارة بإذابة كل شيء |
Bir şey öğrendiysem o da çok fazla demir madenine sahip olunmadığıdır. | Open Subtitles | حسناً إذا تعلمت أي شيء فهو لايمكنك وضع الكثير من خام الحديد |
Amaçları Norveç'ten gelen demir madeni ikmalini kontrol altına almaktı. | Open Subtitles | كان الهدف السيطرة على إمدادات خام الحديد في النرويج |
200,000 tonluk demir filizi parçalara ayrıldı. | Open Subtitles | أنّ ذلك 200 الف طنّ من خام الحديد تم نُسِفَه الى قطع. |
- Şu madenciye pis demir cevherlerini taşımasını söyle. | Open Subtitles | ماذا يحدث هنا؟ اقول لعامل المنجم ان يحرك وسخ خام الحديد |
Örneğin Avusturalya demir cevheri ve doğal gazın ihracı konusunda Çin'e son derece bağımlı. | TED | أستراليا , كمثال , تعتمد إعتماداَ كبيراَ على تصدير خام الحديد , الغاز الطبيعي للصين . |
- Arazimizde demir mi var büyükbaba? | Open Subtitles | لدينا خام الحديد في ممتلكاتنا، يا جدي؟ |
ABD buna sert tepki gösterdi. demir cevheri ve uçak yakıtına, ambargo koyarak karşılık verdi. | Open Subtitles | جاء الرد الأمريكى سريعاً بحظر تصدير ( خام الحديد و البترول إلـى ( الـيـابـان |
Bu demir filizi. | Open Subtitles | هذا هو خام الحديد. |
Ancak Japonların ihtiyaç duyduğu kömür yatakları ve demir cevherine sahipti. | Open Subtitles | لكنها كانت تؤمن أستمرار تدفق... ( المواد الخام التى تفتقر إليها ( اليابان ( مثل ( الفحم ) و خام ( الحديد |
İsveç'ten çıkarılan ve Norveç'teki Narvik limanı üzerinden Almanya'ya sevkedilen stratejik demir cevheri akışının önüne geçmek istiyordu. | Open Subtitles | لقد أقترح خطه للقضاء على مورد مهم ل ( ألمانيا ) من خام الحديد ( و الذى يأتى من ( السويد ( إلى ميناء ( نارفيك ) ب ( النرويج |
- demir tozu. | Open Subtitles | - خام الحديد |