İsa gelecek ve Boşsurat'ı yakalayacak. Sonra puff! | Open Subtitles | المسيح سيأتي، ويسحب ناصية خاوي الوجه ليورده الهلاك. |
Boşsurat çocuğu bulamadı ve bu onu aşırı öfkelendirdi. | Open Subtitles | عجز خاوي الوجه عن إيجاد الطفل، وذلك استثار غضبه. |
Boşsurat çocuğun suratını asla çalamadı. Çünkü birşeyi farketmemişti. | Open Subtitles | خاوي الوجه لم يسرق وجه صبيّ قطّ، لأن ثمّة شيء لا يدركه. |
Elindeki hemen hemen boştu, yine de ağız çevresindeki sızıntıyı analiz edebildim. | Open Subtitles | هذا تقريبا خاوي و لكني استطعت تحليله التسرب حول الفوهة |
Adamınızın eli boştu, değil mi? | Open Subtitles | لقد هرب الرجُل وهو خاوي اليدين، صحيح؟ |
Daha kısa bir süre önce o adamı temelli gönderirdim ama bugün o bomboş adama bakarken hiçbir anlamı olmazdı diye göründü. | Open Subtitles | منذ فترة قريبة تُقت لقتله لكن حين رأيته اليوم خاوي العقل |
Daha kısa bir süre önce o adamı temelli gönderirdim ama bugün o bomboş adama bakarken hiçbir anlamı olmazdı diye göründü. | Open Subtitles | منذ فترة قريبة تُقت لقتله، لكن حين رأيته اليوم خاوي العقل. |
Boşsurat genç ya da yalı değildi ya da çirkin veya yakışıklı. | Open Subtitles | "خاوي الوجه لم يكُن عجوزًا ولا شابًا، لم يكُن قبيحًا ولا وسيمًا" |
"Boşsurat uyandı çünkü birisi ismini söylemişti." | Open Subtitles | "اتّقظ خاوي الوجه، إذّ ثمّة من دعى اسمه" |
"Derken bir gece, Boşsurat çalmak için aradığı yüzü buldu" | Open Subtitles | "حتّى ذات ليلة وجد خاوي الوجه وجهًا ليسرقه أخيرًا" |
Boşsurat, çocuğun yüzünü," Dünya'daki herşeyden daha çok istiyordu." | Open Subtitles | "خاوي الوجه أراد وجه الصبيّ أكثر من أيّ شيءٍ في الوجود" |
"Ertesi gece, " "Boşsurat bir insan gibi giyinip," "çocuğun evine tekrar gitti." | Open Subtitles | "وفي الليلة التالية ارتدى خاوي الوجه مثل رجلٍ وعاد لبيت الصبيّ" |
Polis merkezi boştu. | Open Subtitles | المركز خاوي |
Gerçekten, elin bomboş mu dönmek istiyorsun? | Open Subtitles | أتريد حقاً العودة خاوي الوفاض؟ |
- Burada hiçbir şey yok. bomboş! | Open Subtitles | ما من شيء، المكان خاوي! |