Peder, kızı, termal tarayıcının algılayamadığı bir yere saklamış olmalı. | Open Subtitles | ربما خبأها الكاهن في عدد من الأماكن لا يلتقطها الماسح الحراري |
Öyle güzel saklamış ki onları asla bulamadım. | Open Subtitles | ,لقد خبأها بصورة جيدة بحيث لم اعد قادرة على ايجادها |
- Jerry onu sakladı. - Doğru şeyi yapmış. | Open Subtitles | خبأها جيري خطوة في الاتجاه الصحيح |
Takip edildiğini ve taksiye sakladığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد إنه كان هناك من يتبعه، لذلك خبأها في سيارة الأجرة. |
Akvaryumda sakla, balıkları öldürsün. | Open Subtitles | و خبأها بالحوض, فماتت الأسماك |
Asilerin Penfras Mawr'da sakladığı malzeme ve silahları bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا الأسلحة والإمدادات التي خبأها المترّدون في بنفراس ماور. |
Pislik, ya senin odana ya da benimkine saklamıştır. | Open Subtitles | لقد خبأها الحقير إما في غرفتي أو في غرفتك |
Babam kimseler bulamasın diye saklamıştı, fakat ben nerede olduğunu hatırlıyorum! | Open Subtitles | لقد خبأها أبى لذا لا يمكن لأحد أن يجدها، لكنى أعرف مكانها! |
Babam saklamış. Karıştırırız diye vermek istemiyor. | Open Subtitles | خبأها أبانا, لا يريدنا أن نعبث بها |
Nereye saklamış olabileceğini düşün. | Open Subtitles | فكّر في المكان الذي قد يكون خبأها فيه |
Niye bağlantınızın olabileceği bir yere saklamış? | Open Subtitles | ولماذا خبأها بمكان أنتنْ ذو صلة به؟ |
Onu başkası saklamış olmalı. | Open Subtitles | أحدهم غيره قد خبأها. |
Bu tapınağın tanrısı, dönüşü için sakladı. | Open Subtitles | خبأها إله هذا المعبد حتى عودته |
Kızı bulamasın diye onu sakladı. | Open Subtitles | لقد خبأها لكي لا تجدها إبنته |
Stash koltuk altına sakladı. | Open Subtitles | ستاش خبأها أسفل مقعده |
El yazması, nerelere sakladığını söylüyor olabilir mi acaba? | Open Subtitles | ولا أفترض أن المخطوطة تبين الأماكن التي خبأها فيها، أليس كذلك؟ |
El yazması, nerelere sakladığını söylüyor olabilir mi acaba? | Open Subtitles | ولا أفترض أن المخطوطة تبين الأماكن التي خبأها فيها، أليس كذلك؟ |
Bahse varım o piçin nereye sakladığını biliyorum. | Open Subtitles | أراهن إني اعرف أين خبأها الوغد |
Yolda.Kızı getir ve onu bir yere sakla. | Open Subtitles | هو في طريقه ، احضر الفتاة و خبأها Bring |
sakla onu. | Open Subtitles | خبأها |
Onu sakladığı yerden almaya gitti. | Open Subtitles | لقد جلبها من المكان الذي خبأها فيه الان |
Pekala, öyleyse bir yerlere saklamıştır. | Open Subtitles | حسناً إذاً خبأها بمكان ما |
- Şu adam saklamıştı. | Open Subtitles | -الرجل خبأها هناك |