sünnet yapıyoruz, birbirimize sopa fırlatıp gülmüyoruz. | Open Subtitles | نحن نجري عملية ختان هنا، لا مسرحية هزلية |
Seni sünnet ettirmedik, çünkü altı hafta erken doğmuştun. | Open Subtitles | نحن لَمْ نَعطيك ختان لأنك كُنْتَ ستّة أسابيعِ غير ناضجةِ. |
Pilot demiş ki, "Hey, aranızda sünnet olmayan var mı?" | Open Subtitles | حيث يقول الطيار هل أيا منكم لم تجرى له عملية ختان ؟ |
Basit bir firavun sünneti, dünyada her gün kaç tane yapılıyor biliyor musun? | Open Subtitles | ختان بسيط كم يجري منها في أنحاء العالم كل يوم؟ |
Harika olurdu, ama bir "bris"e katılacağız. | Open Subtitles | نود فعل هذا, ولكن علينا الذهاب لحفل ختان |
Buraya seni yeğenimin sünnetine davet etmeye gelmedim herhalde. | Open Subtitles | أجل، يمكنك أن تعطيني تحليلاً لعيناً للطخات الدم في هذه الجرائم أتحسبني أتيتُ هنا لدعوتك لحفل ختان ابن أختي؟ |
Çocukların sünnetinde buradaydı. | Open Subtitles | لقـد كان هنا في ختان الأولاد |
Hazır buradayken, acaba oğlumu da sünnet edebilir misiniz? | Open Subtitles | أتعتقد بما أنك هنا بإمكانك ختان إبني , أيضا ؟ |
İlk olarak kadınların sünnet olmasıyla ilgili bir belgesel izleyeceğiz ve sonra çok fazla Hint yemeği yiyeceğiz. | Open Subtitles | أولا، وثائقي عن ختان الإناث، ثم عسر هضم في مطعم هندي |
Kadınların sünnet edilmesi üzerine bir belgeselim var ve bir de kendi çektiğim bir film var. | Open Subtitles | حصلت فيلم وثائقي بشأن ختان الإناث ، وحصلت على الفيلم الرئيسية الذي أدليت به |
Mali'de sünnet töreni hakkında Tv.de bir röportaj görmüştüm. | Open Subtitles | شاهد برنامج وثائقي مروع عن ختان النساء في مالي و انا.. |
Yarın çocukları sünnet ettiriyorum. | Open Subtitles | غـداً سيكون عندي ختان الأطفــال |
Bu bir okul tiyatrosu değil. Bol pantalonlarla da eğlenmiyoruz. sünnet yapıyoruz! | Open Subtitles | هذه ليست مسرحية مدرسية، ليس سيركاً، وإنما ختان! |
Önce oğlunu sünnet etmeliyim. | Open Subtitles | ولكن أولا سأذهب لانجز ختان ابنك |
Sonra, bugün ofise gelirsin ve sana temiz bir sünnet yaparım. | Open Subtitles | وبعد ذلك، في وقت لاحق من هذا اليوم، أنت تَجيءُ إلى المكتبِ... وسَأَعطيك ختان صحيح. |
Evet, bebeğimi sünnet ettirmek için kiminle görüşeceğimi söyler misiniz acaba? | Open Subtitles | أجل،إلىمن أتحدث.. حول ختان طفلي ؟ |
Ayrıca Kuzey Afrika'nın Müslüman olmayan topluluklarının, Animistlerin, hatta bazı Hristiyanların, ve hatta Kuzey Afrika'daki bir Musevi kabilenin kadın sünneti yaptığı bilinmektedir. | TED | ولكن ايضاً غير المسلمين في شمال افريقيا أيضاً سواء الوثنيون .. او بعض المسيحين .. وحتى بعض القبائل اليهودية في شمال افريقيا .. يمارسون ختان المرأة |
Güzel sünneti, tabi parmağım olmasaydı. | Open Subtitles | ختان ممتاز، ولكن لا يجب أن يكون لإصبع |
"Kadın sünneti" tabirini kullanıyor insanlar ancak "Kadınlarda Cinsel Yaralama" tabiri her sene, neredeyse iki milyon kadının başına gelen durumu daha iyi açıklıyor. | Open Subtitles | الناس تستخدم عبارة " ختان الإناث " لكنه تشويه للأعضاء التناسيلية للإناث يعتبر وصف أدق |
Hey, Ike'ın "bris" partisine gelecek misin hafta sonu? | Open Subtitles | ــ حسناً ــ هل ستأتي إلى ختان (آيك) في العطلة الأسبوعية؟ |
Rabbi Shmuhl'un yerini Goldstein bris doldurdu. | Open Subtitles | (أحل محل (رابي شيمول (بعملية ختان (غولدتشتاين |
Ama gerçekte, kadın sünnetine baktığınızda bunun İslam'la hiç ilgisinin olmadığını görürsünüz. Sadece, Kuzey Afrika'ya özgü bir uygulamadır ve İslam'dan önce gelmiştir. | TED | ولكن عندما تنظر جيداً الى ختان المرأة تجد انه لا يتعلق على الاطلاق بالديانة الاسلامية فهو يحدث فحسب في شمال افريقيا وصدف ان تلك المنطقة اعتنقت الاسلام |
Patronun oğlunun sünnetinde olabilirdim şu an. | Open Subtitles | كنت لأحضر ختان إبن مديري الآن |