Anlaşıldı. Onu öldürme emri aldık. Dikkatli olun, çok tehlikeli. | Open Subtitles | تلقيت النداء، الأوامر هي إطلاق النار حتى يقتل، إنه خطر للغاية |
Atmosfer çok kalın. Pilotlar için çok tehlikeli olacaktır. | Open Subtitles | الغلاف الجوى سميك للغاية و هو خطر للغاية على الطيارين |
O sandıkların içindeki her neyse, onlar çok tehlikeli. | Open Subtitles | أي كان ما لديهم في هذه الكهوف فهو خطر للغاية |
Bazı aileler Çok riskli olduğunu düşündükleri için aynı uçakta bile seyahat etmiyor. | Open Subtitles | فكما تعرف، بعض الأباء لا يستقلوا طائرة واحدة أحيانًا لأنهم يعتقدوا بأن هذا خطر للغاية |
Burası gece araması oldukça tehlikeli bir bölge. | Open Subtitles | المكان بالخارج هناك خطر للغاية عليكم أن تبحثوا الليلة |
Bu molekülü ölçmek için saçağın 100 m üzerinden uçtuk. Bu inanılmaz derecede tehlikeli bir şey. | TED | لقياس هذا الجزيء. هذا شيء خطر للغاية. |
Hayır, çok tehlikeli olur. Etkisini sınırlamak istiyorum. | Open Subtitles | لا , ذلك خطر للغاية أود تحديد مُحيط بحثنا |
Ne olacaktı, evlenecek, çocuk yapacak ve çok tehlikeli diye ajanlık işini bırakacak mıydık? | Open Subtitles | ماذا سوف نصبح زوجين ونحصل على بضعة أطفال ؟ وبعدها سأتوقف عن العمل الجاسوسي لأنه خطر للغاية ؟ |
...burada demir atmasına izin vermek çok tehlikeli. | Open Subtitles | في كلا الحالتين فإن تركه هنا وبحوزته 17 صاروخاً نووياً خطر للغاية |
Kumar, sizi çok tehlikeli bir yola sürükleyebilir. | Open Subtitles | المراهنة قد تودي بكم إلى مسارٍ خطر للغاية |
Onu öylece ondan çıkaramazsın! Bu çok tehlikeli! | Open Subtitles | لا يمكنك ان تخرجه هكذا انا هذا خطر للغاية |
Ne yazık ki bunu yapmana izin veremem. çok tehlikeli. | Open Subtitles | أظنُ أنّي لا يمكنني السماح لك بذلك،الأمر خطر للغاية |
Biliyorum, elimden gelse ben de çıkıp onu aramak isterdim. Ama çok tehlikeli olduğunu söylediler. | Open Subtitles | ولكنت بالخارج أيضًا في الحال لو أمكنني هذا ولكنهم يقولوا أن هذا خطر للغاية |
Tamam ama sıcaklığa bu kadar uzun süre maruz kalmak aslında çok tehlikeli. | Open Subtitles | حسنا , لكن التعرض للحرارة هذه المدة خطر للغاية |
Oraya dönemezsin. çok tehlikeli. | Open Subtitles | لا يمكنك العودة إلى هناك، فالمكان خطر للغاية. |
Hayır, çok tehlikeli. Kendimizi saldırıya açık hale sokarız. | Open Subtitles | لا هذا خطر للغاية سيتركنا عرضة للهجوم |
Profesör, lütfen, bu çok tehlikeli! | Open Subtitles | دكتور ، هذا خطر للغاية أرجوكتوقف! لاتكنأحمقاً! |
Ayakkabının bağları birbirine karışmış! Böyle yürümen çok tehlikeli! | Open Subtitles | رباط حذائك مفكوك انه خطر للغاية |
Bu çok tehlikeli. Şu şarkıyı hiç duymadınız mı? | Open Subtitles | هذا خطر للغاية ألم تسمعوا الأغنية؟ |
- Bu Çok riskli. - Öyleyse durdur beni. Kes şunu. | Open Subtitles | إنه امر خطر للغاية إذاً اوقفيني اوفيها اوقفيها |
Adam silahlı ve polis tarafından verilen bilgiye göre oldukça tehlikeli. | Open Subtitles | إنّه مسلّح , وتصفه الشرطة على أنّه خطر للغاية |
Bu akıl almaz derecede tehlikeli. | Open Subtitles | المكان خطر للغاية. |
Hayatta kalmak için çok tehlikeliyim. | Open Subtitles | أنا خطر للغاية ما دمت حيًّا |
Çok büyük ihtimalle silahlıdır ve kesinlikle çok tehlikelidir. | Open Subtitles | بالتأكّيد أنّه يحمل سلاحاً، وحتمّاً أنّه خطر للغاية |