Onlar ki daha ilk adımlarını atıyorlar bizlerin aramızda şey olarak adlandırdığı yola... | Open Subtitles | أملـي ، مـع النـاس الذيـن يخطون خطواتهم الأولـى في السبيل المدهش الذي نسميه |
Birçok genç hayvan için, aile koruması olmadan ilk adımlarını atması ürkütücü olabilir. | Open Subtitles | بالنسبة للعديد من الحيوانات الصغيرة اتخاذ خطواتهم الأولى بعيدا عن حماية الآباء قد يكون مروّعًا |
Birden dönüm noktasına gelme hissi hakkında konuştu. Nasıl, bir çok hasta tedavi edip onların adımlarını izlerse yolu görebileceğini sandığı hakkında konuştu. | TED | تكلم عن مشاعره كما لو كان فجأة عند مفترق الطريق، وكيف كان يعتقد أنه سيرى الطريق، ولأنه عالج العديد من المرضى، ربما كان بإمكانه اتباع خطواتهم. |
Birlikte çalışacakları, tutarsız ve genelde zorlayıcı olan yaratıcı dünyaya ilk adımlarını atarken destek olacakları bir kişi listesi oluşturmak için insanları cesaretlendirmek istiyorum. | TED | أود تشجيع الناس على تأسيس قائمة تحوي جهات الاتصال التي ستعمل معهم وتدعمهم في خطواتهم الأولى في هذا العالم المتقلب الذي يتحدى في أغلب الأحيان الأشخاص المبدعين. |
Evet. Yani onların adımlarını izliyoruz? | Open Subtitles | . نعم لذا , هل سنتتبع خطواتهم ؟ |
Eğer adımlarını takip edersek bir yerde buluşacaklar. | Open Subtitles | إن تقفيت خطواتهم فسيتوافقون بمكان ما |
Ben onların adımlarını duyarım, Ben onların seslerini duyarım... | Open Subtitles | # أسمع خطواتهم ، أسمع أصواتهم # |
adımlarını takip ediyorlar. | Open Subtitles | يتتبّعون خطواتهم |