nişan yemeğinizde yaptığım konuşma yüzünden kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بشعور كريه حيال النخب الذي قلته في حفلة خطوبتك |
Kapıda bu şekilde dikilmiştin ve ...beni nişan partine davet etmiştin. | Open Subtitles | لقد وقفتي عند ذلك الباب وطلبتي مني ان أحضر حفلة خطوبتك |
nişan partinde kullandığın balonlardaki helium daha uçup gitmedi bile. | Open Subtitles | الهليليوم لم يخرج من بالون حفلة خطوبتك حتى |
Nişanı lehimize döndürmek için iyi bir fırsat geçti elime. | Open Subtitles | لديّ خطة محكمـة لارجـع خطوبتك الى وضعها المناسب |
Dinle, geçen gün nişanlanman konusunda çok ters çıkmak istememiştim. | Open Subtitles | إسمع لم أقصد ان أكون فظاً معك في ذلك اليوم بشان خطوبتك |
Dinle, dostum, geçen gün senin nişanın hakkında saygısızlık yapmak istememiştim. | Open Subtitles | لم قصد ان اكون سيئا يوم خطوبتك |
Herif, nişanınızı ve İskoçya'nın Fransa'yla olan bağlantısını bozmak üzere hazırlanan bir İngiliz komplosunda rol almış. | Open Subtitles | بخطة بريطانية لتدمير خطوبتك وحلف سكوتلندا مع فرنسا |
- Senin son tahlisiz nişanından sonra toplumdaki yerimizi yeniden kazanırken çektiğim zorluklar konusunda bir fikrin var mı? | Open Subtitles | نعم إذا كنت هناك هل عندك اى فكرة الصعوبات التى اواجها فى محاولة تاسيس مجتمع جيد بعد الاحداث الكارثية فى خطوبتك |
Şu küpelere bakın bir. nişan hediyeniz. | Open Subtitles | فكر في هذه الأقراط على أنّها هديّة خطوبتك. |
nişan partin için kafayı yediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | حبيبتي، أودّ إعلامك أنّي آسفة جدًّا لكوني تقمصت دور الأم المتوحشة فيما يخصّ حفل خطوبتك. |
"Joseph'den senin nişan haberini alınca itiraf edeyim, acı duydum." | Open Subtitles | أعترف أنها كانت مفاجأة لي عندما قرأت عن خطوبتك من "جوزيف" |
nişan partini hatırla ulusal gazetenin sarhoş editörünü ve tüm basın önündeki sana davranışını hatırla. | Open Subtitles | هل تتذكرين انه في حفلة خطوبتك... .. رئيس تحرير الجريدة الوطنية شرب كثيرا... |
Biz Sloan'ın nişan yüzüğünü geri gönderdiğini söylemek için bir hafta bekledik. | Open Subtitles | انتظرنا أسبوع لإطلاعك على خاتم خطوبتك |
Bu senin nişan yüzüğün... | Open Subtitles | انه خاتم خطوبتك |
Ve nişan eğlenceni kaçırayım mı? | Open Subtitles | أغادر وأتغيب عن حفل خطوبتك |
Nişanı atmana üzüldüm. Yine de, yüzük olmaması iyi oldu tabii. | Open Subtitles | متأسف ,خطوبتك انتهت, وكذلك أنا شاكر لعدم وجود خاتم |
Sen de Kevin'le nişanlanman konusunda pek dürüst davranmamıştın. | Open Subtitles | نعم, حسنا انتى لم تتكلمى عن خطوبتك مع "كيفين". |
Hiçbir şey beklediğimiz gibi gitmez. Bu senin nişanın. | Open Subtitles | -لا تسير الأمور أبداً وفق توقعاتك هذا حفل خطوبتك - |
Herkes nişanınızı kutlamak için mesajlar veriyor. | Open Subtitles | بالطبع الجميع يريد تهنئتك على خطوبتك |
Ve şimdi, sen kendin kendi nişanından çıktın. | Open Subtitles | الخاص خطوبتك احتفال تركت والان |
Hatırlatıyorum, senin Nişanını kutluyoruz. | Open Subtitles | نحن في حفلة خطوبتك انت تَعْرفُ مدى صعوبة هذا لي |
Bakalım onunla nasıl nişanlanıyormuşsun! | Open Subtitles | دعني أرَ كيف ستتم خطوبتك منها |
Ve şimdi de bir başkasıyla nişanlanıyorsun, öyle mi? Tüm dünyada bula bula bu kızı mı buldun? | Open Subtitles | ،وستتم خطوبتك الآن لشخصٍ آخر ألم تجد غيرها في العالم بأسره؟ |