"خفقان" - Translation from Arabic to Turkish

    • çarpıntısı
        
    • çarpıntı
        
    • Çarpıntım
        
    • çarpıntılar
        
    Komşulardan biri postasını almak için dışarı çıkmış, eve girerken kalp çarpıntısı başlamış. Open Subtitles واحد من الجيران خرج ليجلب البريد رجع ولديه حاله من خفقان القلب لماذا؟
    Elini ceketine, kalp çarpıntısı nedeniyle ağrısı olduğunu bildiğim yere sıkıştırıp sokağın yukarısına doğru fırladı. Open Subtitles و بدأ فى تسلق شارع شديد الإنحدار و يده عالقة فى سترته حيث عرفت أنه يعانى ألما من خفقان قلبه
    Dinle dostum, bende kronik kalp çarpıntısı ve... akut sikik nevralji var. Open Subtitles اسمع، يا صديقي، أنا أعاني من خفقان انقباضي مزمن... وآلام عصبية حادة.
    Kıskançlıktan nefret ediyorum. çarpıntı yapıyor. Open Subtitles أكره هذه الغيرة فهي تسبب لي خفقان في القلب
    Kıskançlıktan nefret ediyorum. çarpıntı yapıyor. Open Subtitles أكره هذه الغيرة فهي تسبب لي خفقان في القلب
    Çok sıcakladım ve Çarpıntım vardı . Open Subtitles وأشعر بسخونة كما أن لديّ خفقان في القلب
    Çarpıntım var, kalbim çarpıyor. Zor nefes alıyorum. Open Subtitles لديّ خفقان، خفقان قلبي وخرير
    Bir üfürüm ve bazı çarpıntılar var Open Subtitles حسنًا، هناك صوت طفيف و خفقان قوي للقلب
    ...miğde bulantısı, kalp çarpıntısı, akciğerde hasar siiller,sivilceler, halsizleşme, dışkı renginde koyulaşma. Open Subtitles غثيان معتدل, خفقان القلب ضرر بالكبد أرتفاع درجة الحرارة, طفح جلدي أغماء مفاجيء و تقتيم مؤقت بالبراز
    Düşük akciğer kapasitesi kalp çarpıntısı, yorgunluk, mide ağrısı uykusuzluk ve döküntüye ne sebep olur? Open Subtitles ما الذي يسبّب انخفاض حجم الرئة خفقان القلب، الإرهاق، ألم المعدة الأرق، والطفح الجلديّ؟
    Clarke bi kere bitkisel bi ilaç aldı, kalp çarpıntısı ve ishal oldu. Open Subtitles كلارك اكل عشبة من قبل وتعرض الى خفقان القلب والاسهال
    Ölmeden önce yorgunluk, nefes almada zorluk çarpıntısı var mıydı? Open Subtitles هل كانت مصابة بالإجهاد أو ضيق في التنفس خفقان قبل أن تموت ؟
    Derslere gitmemeye başlıyor ziyarete gelen arkadaşları keyifsiz ve ateşli olduğunu fark ediyor, kalp çarpıntısı ve vücudunda tuhaf benekler var. TED انقطع عن حضور المحاضرات، جاء أصدقاؤه لزيارته فوجدوه مكتئبًا ومصابًا بالحُمى ويعاني من خفقان القلب، بالإضافة إلى قرحة غريبة منتشرة في جسمه.
    Ciddi bir şey değil. Sadece kalp çarpıntısı için. Open Subtitles من أجل خفقان قلبه
    Devamlı kalp çarpıntısı geçiriyor. Open Subtitles لديها خفقان القلب.
    Bunlara göğüs ağrısı, kalp hırıltısı çarpıntı, damar iltihabı dâhil ama bunlarla sınırlı değil. Open Subtitles على سبيل المثال لا الحصر ألم في الصدر ـ همهمة في القلب خفقان وريدي
    Sadece rakımdan diyelim... burada yaşamak çarpıntı yapıyor. Open Subtitles -لنفترض أنه بسبب ارتفاع المكان الحياة بالأعلى هنا تسبب خفقان لقلبي
    Midemde bir çarpıntı var. Open Subtitles لدي خفقان فى المعدة
    Uyuyamıyorum. Çarpıntım var. Open Subtitles لااستطيع النوم , لدي خفقان
    - Ayrıca kalp Çarpıntım var. Open Subtitles -لدي أيضا خفقان في القلب
    Çarpıntım var. Open Subtitles لدي خفقان
    Bu doğru, Charlie. Zaman zaman çarpıntılar oluyor. Open Subtitles (ذلك صحيح يا (تشارلي لدي خفقان في القلب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more