Ben Iris'i kastettiğini sandım; o karısını kastediyormuş. | Open Subtitles | خلته يتحدث عن أيريس لكن كان يتحدث عن زوجته |
Burayı gördüm ve mülteci kampı sandım. | Open Subtitles | لما رأيت هذا المكان خلته معسكر لاجئين. |
Beni öldürmeye veya elde etmeye çalışıyor sandım. | Open Subtitles | خلته يحاول قتلي أوالتحرشبي ... |
Onun sizler gibi İncili anlatan biri olduğunu sandım. | Open Subtitles | لقد خلته مبشراً ما مثلكم |
Ben.. Ben onun kaçık olduğunu sanmıştım. Elinde bir cadılar bayramı maskesi tutuyordu. | Open Subtitles | خلته مجنونًا، خارج عقله، تمسّكَ بقناع هالوين، لن يرِد أن يتركه. |
Shawn, Gus'tan bahsetmedin. Kendi nakdi vardır sandım. | Open Subtitles | لم تذكر شيئاً عن (جاس) خلته يملك ماله الخاص |
O an onu öldürecek sandım. | Open Subtitles | خلته سيصرعها في الحال |
Onu deli sandım. | Open Subtitles | لقد خلته مجنوناً ... |
Bildiğini sandım. | Open Subtitles | خلته يعرف هذا |
Kocan olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | - خلته كان زوجكِ |
Sen olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | خلته أنت. |